CAMDAN KELEBEKLER VE GÖRÜNMEYEN MEYVELERBir boşluk vardı, Adı unutulan bir şehrin alt katlarında. Gözleri olmayan bir kadın, iplerle bağladı sessizliğini. Ve konuşmadı hiç kimse, Çünkü harfler hep eksikti! Bir kuş, özgürlük rüyasında hapsolmuşken, Kanatları, görünmeyen bir ağda sıkışmış, Ve gökyüzü, bir zamanlar var olan umudu unutmuş gibiydi. Rüzgarın bile rengi vardı o gün, Gözle görülmeyen bir kırmızı. Boğuldu bütün aynalar buğulu nefeslerde, Damla damla ağladılar geçmişin gölgesine. Bir çınar ağacının altında büyüdü camdan kelebekler, Ve bir kadının elleriyle toplandı, Görünmeyen meyveler gibi. Her adım, Sonsuzluğa açılan bir pencereydi. Bir pencere ki, içeriden bakıldığında sadece düşler görünürdü. Terk edilmiş kelimeler uçuşuyordu sokak aralarında, Kimse hatırlayamadı rüyanın nasıl başladığını. Denizde savrulurken küreksiz bir gemi, Dalgalar hiç durmadı o gece Ve kimseler uyanmadı. Bir şiir yazıldı o sabah, Ama mürekkep yoktu; Sadece ellerin gölgesiyle dokunulmuştu kağıda, Sonra... Sonra ,hiçbir şey kalmadı. Boşluk geri döndü, Tüm imgeleri yuttu, Ve ruhlar, hep sustu o sabahtan sonra. |
O boşlukta savrulan nice kadınlar,.. Ne görüldü ne duyuldu..
Körlük kime mahsustu...
Ruhlar hep bir ağızdan kadında sustu...
Gün göresice şiir ne güzeldin
Saygımla