TEZ GELSİNBir varmış, bir de yokmuş dediğimiz algıydı Belki de, keşkelerde sıkışmıştı yaşananlar Bir ümide tutunarak içten içe de yanmak bu Doğru yönlerde miyiz yoksa savrulduk mu? Ne ise o gelecek, daraldı vakit, beklemesin Açtıracaksa küskün gönüllerin kapılarını Kalmasın gerilerde, gelecekse tez gelsin. Kiminde bu gelişler ne de vakitsizdir, olur kor Yıllarca kollamaya çalıştığımız kimlerdi sor Bize bu minvalde bakışlar sitemli ve niçin hor? Oysa uzatmalardan ötürü kalmadı yanda yörede O çok sevdiğimiz sözlerin, duruşun özneleri nerede? Batıracaksa da güneşi ufukta, o vakte hızla erişsin Gül müdür, diken midir bilinmez sunulacak öne Hal kalmadı beklemeye, bitimedir meyil, ortak perde Geçti o güzelim günler, rüzgâr sert eserse de essin Yeter ki mühlet gelmeden beklenen o anlar gelsin. Bir altındayız kader çizgisinin, bir zorlarız zamanla Büyük zorlukları nasıl da vurmuştuk zavallı sırta Ne yüksünmekti yankılandı ne de sitemdi bizden Koyduk taşın altına da el, ayak , kolu ve hatta beden Ne duyduk naif sözleri ne de işittik yürekten alkışı İncesinden bam teline dek gezdik perdelerini sazın Kimler ne şartlarda neler yapmış,bir geriye bakın O zaman koymalıdır başı öne, yüreğe düşer anılar Bir film şeridi geçer önümüzden, yaşanan her bir kare Ne sızılar sızlar artık ne de hayallerde kalmış esin Bir eskici nidasında ise zaman, ne var ise verin Ne tozu, tutan eli, dilden dökülen namelerin Haz katandılar o zamanlar deyin, geçin Ömre anlamlıca temas eden ve esenliği de veren Her ne câri olacaksa bekliyoruz yine sabırla Unutanları da unutmadık, unutmayanları da. Serveti gibi değil midir ümitler şu ömrün Dilerim ki en tez zamanda şu yüzler bir gülsün Kalsın tozlu raflarında açılmamak üzere hüzün Çok çektik cefasını ömrün, nihayetlensin güzün Varsa sefalarından da yankı bulsun bekleyişlerin Kalsın dilde üç beş güzel söz, müellifleri övülsün. Ozanca yazmaya gayretti namı gölgeden kıssa Hayat ne kızmaya değiyor ne de ağlamaya Gelip geçerken bir dem haz almak bu şu faniden Boşa düşmesin hayaller, yeşersinler yeniden Bir gönle muhasipti tüm anı, saklanıyor maziden Bir varların kimi kaldı, bir de yoklar bak hale Ele de bize de bayram olsun bekleyiş, gör hele. Diken gibi batmasın, yakmasın canı hazanlar Sevenlerin safında dağılsın sisler, değmesin nazar Yıllarca birikmişti bizdeki gam, kasavet, efkâr Harında ateşin sıcaklığı ne yüreğe ne tene değsin Gerekirse dağlar eğilsin, bükülsün yollar Yeter, vakti geldi artık baht bizlere de gülsün Batmadan yüreğin güneşi ufuktan, ışığı değsin. Oğuzhan KÜLTE |
Harında ateşin sıcaklığı ne yüreğe ne tene değsin
Yüreğe değsin Oğuzhan Bey ,
Değsin ki aşka, sevdaya dönüşsün.
Yüreğe değmeyen aşk olmaz.
Selam ve saygılarımla