NAFTALİN KOKULU YALNIZLIKLARKalışları gördüm bu dünyada, Sokak lambalarının söndüğü vakitlerde, Elimde kalan ahımla yapayalnız, Sırtımda yarım kalmış hikayelerin kamburu, Karanlık gecede bencilce endişeler, Sobanın sıcağındaki ücra çehreler, Gülüşlere esir öğrenilmiş çaresizlikler, Saman çöpünden yapılmış yıkılmış kaleler, Aynada göremediğim hükümsüz suretler, Hüznün divanında intihara meyilli şiirler... Bitişleri gördüm bu dünyada, Cebimde son tebessüm kırıntısı, Islanan sessizliğimde yasadışı sevdam, Ayrık otlarının gölgesinde, Aşka düşen bağışlanmış mısralar, Başlayışlara alışmışken yeni yeni, Kumsalda ırgalanan izlere tanınan mühlet, Yalansız bahardın gözlerimde, Değme baharlara değişmezdim, Sığıntı gibi her limana yanaştım öylece, Mevsimler sahnelenirken yitirilmiş yıkımımda, Avlulara terkedilen masum bir yürektim... Bekleyişleri gördüm bu dünyada, Boğazıma takılan pişmanlığımla, Mesken bilmezken mevsimsiz kuşlar, Kimlere aldandı saklı yüzlerdeki mahrem, Hafifletici sebep miydi yakılmış köprüler, Her gökkuşağında hapsolduğum keder, Beni sana getiren belki de bu yaraydı, Elime bulaşan dünyanın kiri pası, Dilimde hiçliğe haykıran çürükler, Kimselere söylemediğim ağrıyan bir tövbe, Ne de geçiciymiş dünya halinin şamatası, Duman kokusu kaldı hatıralarımda, Maviye ördüğüm duvarlarmış hepsi, Gözlerimde yüzleşemediğim uçurumlar, Benim ömrüm sendeki düş kadarmış... Ve gidişleri gördüm bu dünyada, Kapılarda kalan bir elvedayla, Kısacık gecelere sığdırılan.. Bütün hayallerimden kovulurken, Dudak payım kaldı çay bardaklarında, Baldıran zehriydi dillerdeki davet, Yenilgilerimi büyütürken kursağımda, Bakakaldım arkasından hep mutlu sonlara, Yaşamak gibi bir anlamı yok, Üstüne ölü toprağı serpilmiş dizelerimin, Hırpalandı sol yanım, Örselendi gönül bağım, Her lokmam bir eksik artık, Her gözyaşım bir fazla... Bahtına ne düşerse insanın, Onu yaşarmış bu dünyada, Yıldızların altında yana yana, Naftalin kokulu yalnızlıklarda, Kefenler biçermis sayılı ömrüne, Buğulu camlara baka baka.. |
Tebrikle