Kargaşabaşım menekşenin göğüne sensiz bilmem kaç arşa dalgaların soluksuz karanlığı geçti koptu içimden an’ın güneşli tufanı sabahı kırılan eksenin boşluğuna hep gövdemi tutan Ay sana doğru kör savurganlık denizin ikiye böldüğü şehir gecenin gamzesinden uykuyu uçurmuşlar eksik sisin kırbaçlı göğsüyle gidip gelmiş mevsimler çıplak bir sükun söktüğüm gölgeler başım ırmağın göğüne sensiz bilmem kaç arşa yüzümün terkisine yol çizen siyah ve tortusunda suyun kargaşa hali kaç ev gezdim uykusuz düzensiz eşiğin çıngırağı kıvrıldığında uykusuz kaç koz’a uykum geliyor benim susan çıkmazlarda ıssız günlere avlanan bir yaprak ertesiyim hatırlıyorum unuttuğum şeyleri kuşların koluma dövme bırakan rengini camlar tülsüz kıpırtısız ç’ağ sürülen yankı başım yolun göğüne sensiz bilmem kaç arşa kaybolan bekleyişlerin cehennem ıslığı buraya gel ve tut düş kelebeklerini bir cümle kıyısına hatırla ayrıntıları yüzümü değdirmeden yağmura başım bir güz’ün göğünde kaç rüzgar’a ... |
Yine güzelsin
Sevgimle