4
Yorum
33
Beğeni
5,0
Puan
716
Okunma
Bir taş düştü
Karanlığın kırık kalbine
Hüzünle, çiçekle ve en çok da insan sesiyle
Uyumaya yüz tutmuş bir şehrin el kadar kalbinde
Açar ayak seslerim kapılarını
Büyümeden öldürdüğüm hayallerin.
Bir garip düş
Alnımda kırış kırış öfkenin haritası
Soluğumdan düştü, yakamdan düştü, gözlerimden
Yağmurun baldıran sesi
Seni özlemekle geçiniyorum, ekmeğim küf, suyum bulanık
Kapar perdelerini ellerim
Nasır tutmuş yalnızlığın üstüne, içine ve düşüne.
Bir taş düştü
Göğsümden içeri, saatlerce yuvarlanır durur
Seni arar, beni arar çatlamak için
Yosun tutmaz bu yüzden gecenin tenha kokusu
Ne yeşile çalar ne siyaha bu kalbi kırık sessizlik
Seni kan damlayan bir mektuptan okuyorum oysa
Susarak, yanarak, ölüm fikriyle.
Uyanınca kalbinde taşın
Öyküsünü ilikliyorum boynuma
Sonra seni ne kadar sevdiğimi
Çocuk yüzümle bir taşa yazıyorum.
Nedim KARDAŞ
5.0
100% (13)