Sen Susma Şimdi
Susarsan şimdi
Bir suç örecek sesime gece Bir hece uğruna merhabayı kesecek kuşlar göğümden Susarsan şimdi Aklımdan akıp gidecek bir çiçeğin ağıdı Sonbahar vuracak kilidini sesime Yapraklardan ağaçlar dökülecek Susarsan şimdi Beşikten musalla taşına, Hüzünler okşayacak taşlarını şehirlerin. Suya öğrettim ben gözyaşına benzemeyi Sigarama sardım bütün renklerini yalnızlığın Susmayı derin kuyulara attım, Konuştum taşla, toprakla, çiçekle Sen susma şimdi Bir vedaya bürünmesin dudağındaki umut çiçeği Bir gölgeye mezar olmaya itme beni Kalbimde çoğalışın kök salarken Ağzımda yanarken gülüşünün fısıltısı. Uzun uzun fısıldadı durdu ölümle Renkli beşiğinde yağmura doymamış tomurcuk Geceyi siyaha beyazı gülüşüne ayırdım Susarak yürüdüm saçlarının kınalı mesafelerini Susarak kokladım yalnızlığını mektupların Senin sıran değil, sen susma şimdi Söyle, sesin kırsın kemiğini bu kaderin Susma sen, susmalar dört kitapta da Yalnızca sana haram. Şimdi yıpranmış bir rüzgara sarılıyorum Kalbim ateşe süzülmüş Aklımda bir kavuşma var, dibinde derin yılanlar Ve yalanlar kavil bir ölüme götürse de Sen susma, İçinden geldiği gibi söyle türküsünü umudun İçime geldiğin gibi kal... Nedim KARDAŞ |
Efendim! Kim demiş Bermuda, şeytan üçgenidir diye
Zalimliklere kahrol diyen, şeytani olana meydan okuyan böyle bir sayfa varken
Şiirin özü de bu aslında, haksızlıklar var oldukça şiir olacaktır yeryüzünde
Görünen o ki, her zaman
Yüreğine, emeğine, kalemine, kelamına bereket hocam
Saygı ve selamlarımla.