3
Yorum
36
Beğeni
5,0
Puan
971
Okunma
Gül diyorlar, gülü incitmiş bir düşün sonrası
Toprağında nedir ki bu durgun su
Kökleri kalbini yırtmış dilsiz bir zamanın
Eski bir zamandı, yenik bir zaman
Sesin sığınağına düşmüş kör bir amandı
Bir sabah vakti, ölümün utandığı bir yataktı
Gülü incitmiş bir ömrün sonrası.
Ağaçlar ve şarkılar bilir yaranın
En ağır tarafını, en çıkılmaz sokağını
Gül diyorlar, yaprağında gülüşleri inciterek
Kanatarak gözyaşının masum yolculuğunu
Yeşile doymadı bu yüzden koynumdaki gövde
Kurudu utanç, ardında simsiyah bir orman hiçliği.
Kırılsa kemikleri ayrılığın, gelir kaynar kanımda
Canım incinmiş, sözüm kesilmiş, ömrüm hengame
Gül diyorlar, gülün adını çığlığa sürerek
Gem vuruldu sesine baharın, tuzlu sular eşeledi tırnaklarım
Tenimde bir cehennem ısırığı
Unutamadım demekten utanır durur çocuk öfkem.
Gül diyorlar, gülemem,
Gül diyorlar, bu ellerle kimselere gül veremem.
Nedim KARDAŞ
5.0
100% (16)