İnsana benzeyen şiir
göğün devam ettiği yerde
cennetin bit yeniği sayılan bir dere yatağındaydım bir sonraki seli tahmin etmek sineklerin huyuna göreydi ve canları sıkılınca her birinin mutluluk adındaki süzgeçle toprağı bana benzeyen bir tepeye taşıyordu kalbimi artık seninle kaplumbağanın sırtında yürürüz çünkü bazıları yavaşlamak ister örneğin kümesini kaybetmiş bulut aylanın (ay) uğruna hangi yağmurun intiharıydı bilinmez göğsüme dolanan sarmaşık o gün bugündür bir sarkaç gibi nefesimin tefrikası yer yol bulunmaz bir pasajda yazamaz olduğum bir öykü hep var özene bezene ağlarken kimsesiz peçeteler adasına giden bir kayıktayım bu gidişle çocukluğum guguklu saate sığar ve tahta kuşlar saat başlarında mola verir kim bilir? halının tüyleri bir atın yelesi olur insanın yeter ki bu şiire benzeyen lafazan martavalı olsun ya da sırt üstü yatamayanın arkası sevemeyeni çürükten sayarız şakayık geçmişinden kurur bir mola versem dere yatağında ayağımı unuturum ve cennetine koşamam değil mi tanrım? evet |
Gidip gelip okuyorum bu şiirini; iyi geliyor.