Bulanık maviiyice harflenmiş yüksüzlüğün yolculuğuna yalnayak an ’la girmek Ve rüzgarın bulutuyla silinmiş yaşlara diz çökmek... dokunsam sessizliğin sözcük kanatlarına gönlümün urbasında aynalı bir baş bağırır çılgınca ağaçlar kımıldanırken gözlerime.. hiçbir şey söylememde derinlerde ay ’ın şavkı karanlığın durğunluğuna çarptığında Ki, bir düş kurulur uçurum soluk soluğa dolaşır koşarım kavrulur içimin evinde yeryüzü Ölmek mi yalnızlığın uğultu sebebinde uykusu kaçmış çiçek ahh sarılabilsek zaman aralığında yeniden doğumlara başka bir denizde kır düşen odaların çorak topraklarında seğiren yüzüm gizlice bir şiirin taranmış saçlarında dudaklar bulanık mavi nehirleri tutar bazı hüzünleri ne kadarsa gök satırlarda o kadar kuşlar kalkar suyun beni çektiği yerde yarım bir balkonum ... |
Yalnızlığın sessiz müziğini dinliyorum.
Bazen dinleniyorum
Bazen de hüzün toplayıp demleniyorum.
Sessizliği sesli, yalnızlığı ise için de yaşadığı kalabalik ile anlatıyor tesbih şiirleri.
Şiirin giriş dizeleri
Okura düşünce travması yaşatacak türden
Devam eden dizeler de bulanık gökkuşağı.
//Ölmek mi
yalnızlığın uğultu sebebinde uykusu kaçmış çiçek//
Kaç kez off dedim
Ama sessiz.
Kutluyorum saygıyla