İç çeken bulutlarürperen yalnızlığın yüreği zaman solgun haritası alnıma yansıyan acı tarih... tam beyaza uyanıyordum oysa aynalarımda titrek dağ dorukların durmadan kanadı aydınlığıma her kendime durduğum durakta sararan çiçeklerimin tozunu döktü iç çeken bulutların... sızlar ellerimde gülüşün rüzgar gözlerimin kıyısında en iğreti aşk’a çalar ıslığını sürgünce kaybederim adımlarımı susan çığlık olur yüzüme akan denizin... bozulur dengesi anılarımın karalara uzakta küskün hüzünler öper sıcaklığımın gizemini su gibi birikir izlerim ezber yalnızlığının sisi boşalır kulaklarıma kimse bilmez adını yangınlarımda yaralı ninnilerle sızlatırım içimdeki çocuğu azar azar ve zamanla toplayacağım uykusuz geceleri kendimden inceden yağacak yağmur boşluğuma düş yorgunu mu inceden işleyecek karanlığıma uluyan ay şimdi izin verin gövdeme ölümü sıvazlayacağım gölgesinde gezinirken ayağı takılmasın diye tohumlarmın derin bir çukura ki kaldıracak olsan ıslak toprağı bulanır gözlerin kımıl kımıl yılanlara ben temize çektim ayrılıkları ak bir ağıtla herşeye sessizliğim var tutma yüreğimden zaman sen aynalarımdaki aksimsin ...... |
sen aynalarımdaki aksimsin" olağanüstü güzel bir betimleme...
Hüzünsüzlüğün hükmünde olsun sabahın, şairim.
Sevgi ve selam ile.