Irmakinancı yetim çiçeğin öyle kusursuz ezberinde kuş eli kızıl yapraklı zaman mor hareli resimler çizer bilir sarı’nın yüzünü bilir kızmaz rüzgarı ve taşır bir ses yaralı tohumu uykunun suyuna.. en koyu karanlığın ışığına tahammül vakit gök parmakucum avuçlarımın çölüne iner dalları ki gölgemde yanık kokusu yıldızın hüznün toprağına sinmiş fırtına’m öyle bakma bana içimden yağıyorum öyle sesli bir ırmağa seni.. Şili’li geceler uzanır düşlerin mihrabına uyanır ezan uyanır semah Kırk ikindilerle başucuna. kuşları boyuyorum maviye sözcük dağlarında dalgın gülüşü ağrımın.. en dare yüzümün görünmez yalnızlığı lehçesinde pıhtılaşan giz avlusu uçurumun sulak çığlıklarında gün kavruk bir gül doğuruyor çoğalıyor karanlık ışığına Ah tanem görmez misin pörsümüş bütün duygular/ rengi kaçmış çiçekler dudağımda çıban yorgun iklimlerle ruhuna gerinen kafesi nefesimde ney sen hâlâ uyuyor musun ..... |
Tan ağartısına uyanırken duygular
Kı... suslar sürdüğüm dilinin inadına
Haykırırken mavi göğünde martılar
Kulak ver seslere
U y a n
Tebrikler şair