Okuduğunuz şiir 17.4.2021 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
...
Medcezir Kırıntıları
Tenha bir dağ başında yuvalanan Ilgıt bir rüzgâr gibiyim Zamanın gri satıhlarında ıslıklanan .../
Bir temmuz sabahının alaca şavkını baltalayan Güneşe hüzün emziren bulutlardan Haykırdım en önde giden kızıl kanatlı kuşların sesine Saçağını yangın sarmış ufuklardan Söğüt dalları gibi eğilmiş bakarken sulara Gel zaman git zaman anaforunda Haykırdım en önde giden araf’atımın yelesine Sanki bir başlangıcın fısıldayan güzergâhını Tozla dumanla kaplamakta
Hangi ağıtların hangi serenatların makâmına yazıldın Ey içimde adını güden çobanların dokunaklı türküsü! Bilmem ki hangi coğrafyanın atlasına dağıldın! Dağlar dilsiz, denizler serilmiş bir yorgandı İşte bu; Akşam vakti sönen bir alevin öyküsü! Öyle garip ve öyle muzdarip Sanki sonsuzluğa bakan taze bir çocuk ölüsü En uzun sırlarıyla tohumlarını Sinemde bir çiçek gibi taşımakta
ve hâlâ yalan söylüyorsa rüyâlar ve hâla kan süzen bir yaraya dönüşüyorsa hatıralar Biraz ret karası, biraz çakıl arası Yorgun ayak seslerinde kumsalların Bir kum tanesi kadar dalgınım
Ne uçan bir kırlangıç var gökyüzünde Ne de selamlık yollanan uçurtma Donuk bir cam aralığından bakar gibidir yetimliğim Uçurum kenarından salıverip kendini Sûkuta adanmış bir kadeh gibi sunmakta
Selametten önce gelir sabır Bir icabet beklemekteyim her duâda semâdan Kaç yıldır bir umutla bakmakta Mecâzımın kahırlı kıyısından geçen gemiler Bir yığın hüsrana el sallamakta Avuçlarımdan aksâdır sevdiğim Gökte özgürlük sallayan güvercinler Ne zaman kararsız kalırsan ve ben hâlâ .. Rıhtımda uyuyan aciz bir gölgeyim ...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Medcezir Kırıntıları şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Medcezir Kırıntıları şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Resmi ve şiirinizi görünce bir yazı paylaşmak istedim. Çağrışım yaptı ben de biraz uzun olabilir ama çok güzel..
AYAK İZLERİ
Adamın biri bir gece bir rüya görmüş: Upuzun bir kumsal boyunca yanında Tanrı ile yürüyormuş. Onlar yürürken tam karşılarındaki gökyüzünden de bir film şeridi gibi adamın hayatından sahneler geçiyormuş.
Kumsal, adamın hayat yolu imiş sanki…
Adam kumda iki çift ayak izi kaldığında dikkat etmiş… Bir çifti kendisinin bir çifti Tanrı’nın. Hayatının son sahnesi de gökyüzünden geçtikten sonra adam, kumdaki ayak izlerine boydan boya bir daha bakmış ve birden bir şey dikkatini çekmiş.
Hayat yolunun pek çok bölümünde kumda sadece bir çift ayak izi görülüyormuş ve adam dehşet içinde fark etmiş ki, ayak izleri, hayatının en kötü, en acı anlarında teke iniyor. Bu keşfi onu fena halde rahatsız etmiş ve Tanrı’ya sormaya karar vermiş.
Tanrım! Eğer sana inanırsam senin yolundan gidersem her zaman yanımda olacağını, her zaman yanı başımda yürüyeceğini söylemiştin…
Oysa, hayat yoluma bakıyorum. En zorlu, en kötü, en acılı anlarımda sadece bir çift ayak izi görüyorum kumda… Anlayamıyorum tanrım, anlayamıyorum… Hayatın kolay günlerinde yanımda yürüyorsun da sana en muhtaç olduğum anlarda beni niye terk ediyorsun?
Tanrı gülümseyerek cevap vermiş: Sevgili, çok sevgili evladım… Ben seni çok sevdim ve hiç terk etmedim. Hayat yolundaki o zorlu sınav günlerinde yani en acılı, en kötü anlarında kumda hep bir çift ayak izi gördün. Dikkat et! Ayak izleri teke indiğinde derinleşiyor.
Çünkü; o sıralarda ben, seni kucağımda taşıyordum…
Çok teşekkür ederim sevgili Dilek Ağacı. Ne güzel bir hikayeydi.Elbette her hikayeden alınacak mesajlar vardır.
Bizim güzel dinimizde de sık sık vurgulanır.. "Üzülme, Rabbin terk etmedi seni" ... Hikaye paylaşımı ve okumaya vesile olduğunuz için de ayrıca teşekkürler.
"Ey içimde adını güden çobanların dokunaklı türküsü! Bilmem ki hangi coğrafyanın atlasına dağıldın! Dağlar dilsiz, denizler serilmiş bir yorgandı İşte bu; Akşam vakti sönen bir alevin öyküsü!.."
Bu şiire şair olmayı dilerdim ama mukadderat. Nasibime bakmaya devam edeceğim. Tebrik ederim.
Evet, umut yoksa hayat da yok, yol da yok.Beklemek ne güzel şey Allah'ım.çünkü gidenler dönüyoe seferinden. Hoş geldiniz çok teşekkürler ziyaretiniz için. ...
Med cezirlerden geriye kalan HİÇ Mİ ? her zaman . Bana ı öyle gelmiş. Derinlikli bir şiirin içinde aradım bir sürü soruma yanıtı. Güzeldi gerçekten. Kalemin gücü oranında +
ve hâlâ yalan söylüyorsa rüyâlar! Çok anlamlı okuru içine çeken,etkisine alıp,, bir daha bir daha içine sindirip okutan kaleminizin izlerinde ne çok kendimden buldum . Kutlarim, emeklere saygımla... Sevgiyle kalın...
Her gemiye bir liman Her gönüle bir iman lazım Sabırla metanetle yapılan dualar özgürce uçan kuşlar gibi hiçbir Atmaca onlara yetişemez duygu dolu kaleminiz e toz konmasın
Karanlik tonlari giydirmeyi sevse de hayat avucumuzda sımsıkı tuttugumuz bir umut -semadan bir icabeti buyur eder belki diye- var her zaman ve belki bu güçle satırlarda kalemi sürüklüyoruz son bir gayretle duyulsun diye
Hakikatlerin arasından gözü açık geçmek bu... Takatini alır, dilsizlğe el atarsın, anlattıkça... Ve dersin, çar-naçar, keşke kavmim de bilseydi... İhsas yani duyuş şiiri kuşkusuz... Çok satgımla.
Can kardeşimin gün seçkisini ve yürek sesini gönülden kutluyorum. Bugün şiir eklemedim diye siteye pek girmediğim için bu güzel şiirinizi gözden kaçırmışım çok özür dilerim. Ama şimdi şiir eklemek için geldiğimde şiirinizi günde görünce çok sevindim. Her daim sevgimdesin can. Selamlarımla...
Kardelen-1 tarafından 4/18/2021 5:11:10 AM zamanında düzenlenmiştir.
Aslında dükkanı kapatmıştım Ramazan şairim:) Şiirini burada görünce kayıtsız kalamadım. Kalemine mürekkep getirdim,hep daim olsun Tebrik ediyorum kardeşim
Haykırışlarımız kuşların sesine karışıp dağılıyor, Sabır zor ama aynı zamanda umut kapısıdır derler rıhtımda uyuyan aciz gölgeler için. Sabra devam. Şiire ve şaire selam.
uçurumun beşiği uçlarda sallanmanın en dalgınlığı akıl ve duygu arası zihni edasında bir varoluş hakikat yol'u
Kıyı,bir kıyının ötesine sürülmüş kalabalıklar gibi içim. uzun ve susarak yaşamak bazen ki,omuzlarımızda mahcup ağırlık.. hassas kabuğundayız şiirin belkide tortuların çağırdığı ç/ağrılarda
şiirsin bir harfini içiremezsin kelimelerin
şiirsin şimşek gibi çakan
dalgınlığında dili var elbet girdabına gömüldüğümüz rüyalar toz ve ses parçaları tarifsiz kayboluş Ki, Şiirin nabzıyla kendimize dönüyoruz Sığınır gibi bir yerlere buz bir alevin sımsıcak kapısından girdim içeri:)
Kaleminize gönlünüze sağlık.
Saygılarımla.