yara koleksiyoncusudışarda çatlayan bir bahar kıran kırana bir savaş içimde kaburgalarımın arasında beni soluksuz bırakan aşkın kırık testisi var bilirsin yok hiçbir dünyalığım şu günahkar etimi örten paçavralardan başka -ilmek ilmek ördüğüm yara koleksiyonlarım var- gözlerin geliyor hatrıma aralanıyor sonsuz bir perde bakıyorum sahrada vaha saçların simsiyah yele rahvan bir kısrağın sırtında koşuyorsun dört nala ufuk çizgisine doğru yokluğun hüzün rüzgarlarında savrula savrula daha bir kapanıyorum içime doğru bir vav (و )görüyorum duvarda küfür gibi duran kırık aynada açıyorum birer birer içimin dağınık raflarını nereye baksam siluetin orda su içmek geçiyor içimden omzundaki çukurda çarpsın kadife soluğum şahdamarına daha bir yaklaşayım Allah’a keşfedeyim atlasını teninin gerilsin tinim çarmıha biliyorum umudu öldüren katiller kadar günahkar değilim gülleri suluyorum günlerdir şiirler okuyorum onlara sana benzememeliydiler bunca -bir dikeni de sevebiliyorum oysa usulca,parmak uçlarımı kanatma pahasına- Necat USLU |
çok güzel.