ah mâzibeni açlığına yenilip ekmek karnesinin son yaprağı gibi kesip çıkardın ya hayatından o günden beri ağır dönüyor çarkları zamanın hüzün bandıralı o hayalet gemi çıkmıyor karasularımdan kum saati sensizlikler tüketti beni yine kapattı yüzüme kapılarını İstanbul ah… ölsem şimdi ben Baltalimanı’nda söndürülmüş bir fener senin için sarhoştum üstüme üstüme kapatıldı tekmil kadehler anıların, müslüman yeşili loş ormanlarında sığındığım neftî bir çınar gölgesi ah, mâzi teşrin kamer bin üç yüz kırk yedi yaz geceleri mastika, midye dolması, ud, sandal karcihar köçekçeler, körfezde kahkahalar sonra mirasyedi geceleri teyellediğimiz yorgun sabahlar mâzi levanten birahanelerde buluştuğum ikindili kızım yeşil erik tadında çabucak seviştiğimiz yasak kokardı dudağımda nerdeyim nasılım kiminleyim şimdi... İçimde döküyor her bahar korku çiçeklerini yıl, bin dokuz yüz yetmiş yedi gün isteme benden yer, Madam Rozalie’nin buhurdan kokulu evi ve ben hep perme perişan giriyorum odama köşesine yaslanmaktan emekli kırık dökük bir rus piyanosu sararmış tozlu notalar şunlar, bunlar bir arya düşmüş yerlere karışmış gazellere ve senden bana verem rengi bir mektup köşesinde yeni yazı bir not “cumartesi iki otuzda bekle” diyor hafta yedi kollu bir şamdan tarih yok sonra, diyorum ki kendi kendime işgâl Kuvvetleri gibi yalnızlık sarmış içimdeki İstanbul’umu bu zalim kararsızlık bir gün, geldiği gibi gidecek içmesem şu sigarayı gurbet içime çökecek ah mâzi... şimdi siyah beyaz bir film şeridi taş plaklardan sesleniyor anılarıma yorgun, uykulu sesiyle Hafız Burhan Dersaadet’de Sabah Ezanları Fena Halde Leman Yaraya Tuz Basmak için henüz uyumamıştır Attila İlhan mermer bir mabetteyim soğuk vakitsiz girilmiyor yasak çirkin ayakların yıkandığı kırılgan tavırlı şadırvan başımı koyup uyuyacağım şuralarda bir yerlerde bir Sezen Aksu şarkısı bulsam yıl bindokuzyüzdoksandokuz yazarken ne kadar uzun yaşarken yanıp sönmesi bir yıldızın sular ne kadar soğuk İstanbul ne çok yabancı şimdi ben Ahırkapı önlerinde hacizli bir gemi artık git bile demiyor kibarlığından İstanbul yoksa böyle beklemek ayıp oysa gideceğim limanlar kayıp Atakoğlu Fahir Bey bir SÜRGÜN bestesi yapsan sen parmak izi bırakma yeter çalarken piyanonu ben de mazimi çalsam zamanın müzesinden çalınır mı, çalınır …Ah Mâzi ] |
Daha da okuyacağım sözüm olsun
Her defasında mest olan yüreğime..
Yeni şiirlerinizi de istemiyor değil iflah olmaz yüreğim..
Olun
Hep olun
Şiirlerinizle hislerini anlamlandırıp tahakkümünden kurtaran benim
Ve herkes için…
Meyra01 tarafından 3/5/2023 5:21:43 PM zamanında düzenlenmiştir.
Meyra01 tarafından 3/5/2023 5:22:26 PM zamanında düzenlenmiştir.