Çoban (8)
derkene Akyoldan bi toz peydah oldu,
mefrat; emme öyle böyle deği(l), acabına ola kim ki, daraldım.. biri hasda da tokdura mı götürüyolar öyle olsa bu sahattda köyde tomafil ne arar marakdan ova yoluna do(ğ)ru enmeye başladım aklıma bek eyi bişi ğelmedi, soluğum daşdı har solukda ova yoluna endim mardım derkene taha da efdiklenmeye ğalmadı, nayet fehmettim ki bi(r) tatar arabası, adını anmayan, kimin olduğu da; belli, günahım gadak sevmediğim bi serseri ulen dedim kendi kendime, “aşıtta hu zengin dölünün öğüne ğeçeyin” soluğum daraldı, canım sıkıldı Allah var ya de(y)zeolu! bizikine düğür yollaycamış, öğüne geçeyin hunun yermin-yememin goya akraba olcaklar da hinci ben de(y)zem denen şerefsize ne deyeyin esginki ğibi hatır-gönül galmamış.. valla adama zorunan araba aldırcaklar iyi de hinci ben tatar arabasını neydeyin durduk yerde bi de gatır mı besleyeyin .. şükür bizim de halımız vahtımız eyi ga(y)ri ele ortakçılığ edeceğimize goyun dutduk üş beş de katıncımız var, emme gariben hepisi mayile elbirlik işimiz, gaydımız öğümüzde şükür kimselere mu(h)taş değiliz emme dezem böyüğ olunşa; anam ona ğarşı dutuk dutup yakasına yapışsam şerefsizin “günüleyo”n sanıllar, adımı çıkarıllar işin iş yüzünü el-gün nerden bilsin.. adıysa da havaslığımı bilmeyen mi var? .. bi agası! o da hincilik bilmese yeter de artar neye dersen? herif köyede en birinci e(h)pabım maazallah adamın zeynine bi kılçık gaçar bi taha oralardan geçemen, arlanırın gayınço; saz mı dedi “gucaklayon eletiyon” kekik toplayon, keklik yumurtası buluyon peynir gülü deşiriyon, gazma sapı bellikleyon olmadı goyun gayıp garışmışdır deyon seğidiyon “Yeğe” bi tefasında benden gaçayın derkene garışdı onnarın goyun beliğinin içine “şükür” dedim, has-öz ellemedim ben de bireşdene seğittim mardım yavıklım gile “Mırı Şaban Emmilerin Yeğe gayıp” deye sanki bana neyise.. emme “şükür” işdehe ağıllarında az mı aradım o “Deli Şişeği” şükür.. o “Deli Şişek” az gahrımı çekmedi hele bi de feneri yavıklım dutmayo mu fenerin şavkında benim ırafık “Deli Şişeğe” bakıyoru ben yavıklımın endamına, saşlarına, yanağına o benden yanna bitecik bile bakmasa da hele o böbek halleri, masım iri goyun gözleri i(n)sanın aklından çıkar mı, başga şey düşler mi hey anam heeyy ne coşardım, ne goşardım “Yeğe”yi her gün hususi onnarın beliğine seçerdim, sonura da bilmezeye onnara aramaya ğederdim “Mırı Şabannarın yeğe ğene ğayıp” derdim neye ğeldiğimi unudur yavıklımı seyrederdim emme hinci düşünüyon, aklıma ğeliyo da ne yaşadım o Mırının “Deli Şişeğin” sayasında .. biladerinen goyun örümeye ğetdik miydi “canım cukurdardı” , serde genşlik de var tabi aklım eserdi ben saheti-maheti bile bilmeden illem n’oldum-öldüm ordan geçecen anacazım çakozlamış, işin irengini bi ğün çakdırmadan tam da yata(ğı)ma sokuluyon “İrbem sen Goruda mı örüyon goyunnarı” dedi hemen salağına yatdım annamazdan geldim solu(ğu)m daşdı “Güneydee örüyon” dedim “kaş gecedir; hemi sürüden sonura ğeliyon, hemi de ho yandan geliyon deme(z) mi elle valla! bek akıllı sanırdım ben de kendimi .. .. DEVAM EDECEK Resim için Burdur Bucak’a teşekkürler |
Ustayı alkışlıyorum
.................................Selamlar