Uyumsuz
Uyumsuz bir hayat bu
Penceresinde kör bulutların esintisi İçerde bir yangın Kül olma niyetinde işte bu gerçek Bütün yalanlarıyla umudun İnanmanın eşiğinde hırpalanmışım Yüzüm gülse, sesimde bin feryat Dilim dönse, suskum içimde küfran. Söz geçiremedim kalbime Geçti gitti dediğim ne varsa yara bere İzlerini okşuyorum gözlerinin Ellerim çırılçıplak bir insan gibi Bu yüzden uyumsuzum, huzursuzum Ne çare, vursam da kendimi kocamış bir şiire Ne çare, yüzüm aynaların kırılmış sesi. Düşer yağmur, toprak inanca doyar da Çiçekler doğurur kalanların hatrına Şarkılar döker bahar, kucaktaki vefasız boşluğa Saçlar ağarsa da bu uyumsuz, huysuz, huzursuz hayatta Bir çare, gülmeyi ölümsüzleştiren yüzler Bir çare, çöle çiçekler eken yürekler. Bir ağlayış mevsimi daha geçti Bir nefes daha doruğuna ulaştı ölümün Yaşamak gölgesi sonsuz bir ağaç Ve her kim yüreğin sofrasında ışığa aç Bir umuttur sevgi, elleri mavi yüzü güzel Bir umuttur uyumsuzluk, gözlerde diri bir hayal. Nedim KARDAŞ |
Geçti gitti dediğim ne varsa yara bere
İzlerini okşuyorum gözlerinin
Ellerim çırılçıplak bir insan gibi
Bu yüzden uyumsuzum, huzursuzum
Ne çare, vursam da kendimi kocamış bir şiire
Ne çare, yüzüm aynaların kırılmış sesi.
Bu güzel şiiri yazan şair arkadaşımı kutluyorum.