Yel Değirmenleri
Sen
ellerinin ne kadar sevilmiş olduğunu bilmek istemiyorsun nasıl istersen Bırakalım ölü kalsın yel değirmenleri kare şort ve ben Benzin döktüğün şehir neden yanıyor diye şikayet edemezsin Hani bazen bir yerlere kuşlar uçar ne gitmek ne kalmak için. Ve afilli abiler şiirler dizer Parmak uçlarına kadar mutlu olursun ol hakkındır Olmuşla ölmüşe çare yok nasılsa Ben bir ölmüş olarak yaşayanların gözlerinden öperim Şimdi neye benzediğini bilmediğim kelimeler bütünüdür benim şiirim çirkin ve sıradan. Bugün tüm şehir benden iyidir sev gitsin iyi şiir iyi aşık demektir belkide. Astım ellerimi tavana Karasal iklimin orta yerinde yaşımın onbirinde ve yirmisinde Göğsüm yerinden söküldü işte bu aynı tanıdık ağrı. Hüzünlü bir çocuktum ben özür dilerim sizden Anlam yükleyip durduğum tavan arası boşluklarım Ve işime gelince sildiğim örümcek ağlarımı toplayıp susuyorum Ben sabahları sevmem uyanmak zor gelir Akşamları da sevmem yemek yapmak zor gelir Artık sadece uykuda sevilen kadın sana yeni bir ad veriyorum Kum güzeli Çıplak sırtını izlerken bulmuştum bir sabah kendimi Uyanmanın bu kadar güzel olduğunu öğrettiğin için teşekkür ederim Neyse bunları konuşmayalım Belli yeni bir aşk büyümüş içinde Şimdi Ellerin Ve etin kiminse oraya ait Ben dilimde diş izleriyle artık senli şiir söylemeyeceğim. Yağmurun elleri var diyor bir şarkı sigaram yanmıyor kimimizin makus tarihi belime kadar ıslandım Üstelik bir dostu da kaybettim. Ben artık başaramıyorum Bilinmeyen günlere gebeyim bölündüm bölündükçe büyüdüm zannettim Tüm zannettiklerim bir avuç yalan şimdi Artık Ne uyumaya ne uyanmaya yok ki mecalim |
nicelerine.