ağrıyan yanım...
sessiz geceye yol oluyor düşlerim
dudağımın kenarında vurulmuş gülüşlerim uzun aksak yollardan geçiyorum henüz keşfemediğim bir coğrafya sanki yüreğim farkında bile değilsin... gözlerim ama, kollarım kırık ve dilim ters dönüyor ağzımda içim bulanık bir suyun akıntısı görülmeyen bin histen acı taşıyorum... aşk tutunacak dal, yaşanacak sen arıyor bir konuşabilsem dökülecek içimde ne varsa ağrıyan yanım... kalbime miras bırakmaya yüz tuttuğun aşkı taşıyamaz omuzlarım... gün aydınlığa açarken gözlerini alışılmış sesinin yokluğunda gömülüyor sabahlarım gönül evim viran yurdu ve yokluğunda ağrıyan yanım sızlıyor yeniden kan kusuruyor içim, haberin bile yok... kirpiklerinden ördüğüm urganı geçir boynuma saçlarını saymıyorum bile... dünya ağırlığını pergelleyerek dönüyor başımda özlemin içimi bir hilti gibi deldiği şu zamanda sondaj vuruldukça çatlayan toprak kuruluğunda dudaklarım biraz daha derine inersem gam fışkıracak tuzlu bir dalganın akıntısına kapılmış yanaklarım az kaldı... bu heyelan ha yıktı, ha yıkacak duvarlarımı... |
saçlarını saymıyorum bile..."
Sırlı cümlelerle örülü güzel şiirinizi beğenerek okudum ve çokça tebrik ediyorum...