BİR BARIŞ MUŞTUSU SÖYLENSİNDinle ağa, dinle paşa, dinle bey! Zalime ve zulmüne bir dur de, aman hey Yılarca üstümüze namludan, rampadan Siperden ve gökten yağan şey, Söndürdü ocakları; umutları, akıttı gözyaşları Ne diyelim şimdi biz bu zalim ellere ne? Bir barış muştusu söylensin artık dillerde. İşte Hiroşima, Nagazaki, Kore ve diğerleri,… Atılan bombalarla sustu insanlığın gülleri, Şimdi kırsak artık barış için sayısız zeytin dalı Uzatsak elleri birbirimize, ulaşsak ebedi saadetlere Uzak doğu, yakın olsun, batıdan bir selâm gelsin Kuzey, güney hep şenlensin, bu dünya hepimize yeter Onca kısır çekişmeler, boş yereymiş didişmeler Asılsızdır hurafeler, gökyüzü kuşlarla dolsun. Bir çorbaya muhtaçlar var, bir lokma ve hırkaya Çöpten ekmek toplayan var, yatacak yer arayan da Hesabını bilmeyen var, hesabı tutmayanı da Gel bölüşelim şu hayatı; acısını, tatlısını Artarak zenginleşsin, dillerde de barış şarkısı. Kıralım bizi boğan prangalarını dilden hasetin Koparalım zincirlerini aman vermeyen kinin Yok edelim düşmanlığı, hasmane fikrin Güller serelim ovaya, yaylaya,bağa,bahçeye Düşler kuralım yeniden,sevgi üstüne Birlik, beraberlik,kardeşlik,dostluklar üzerine Yeniden yazalım tarihi yeniden, bembeyaz bir zemine Yok olsun karanlıklar, ufuklar aydınlansın Beşerin üzerine bir barış müjdesi açsın. Annelerin elleri gibi bereketli, Babanın gölgesi gibi şefkatlicesine Bülbülün gül bahçesinde ötüşü gibi neşeli, Açların doymaya, susuzların kanmaya ihtiyacı gibi Ustanın ellerinde mükemmelleşen bir pırlanta misali Kainatın en şerefli varlığına yaraşır Bekliyoruz özlemle, beşerce bekliyoruz Barış gemisi elbet, şimdi limana yanaşır. O zaman, bir meşâle yakılsın doğudan Elden ele dolaşsın, dilden dile söylesin tüm yüreklerde Şaheser tablolarıyla ressamlar çizsinler barışı, En kudretli kelimeleri seçerek yazsınlar ozanlar Her dilde aynı ritimle, kol kola girsin şarkılarda insanlar Sınırları olmadan ve özgürce; kurulsun sevgi sofraları Afrikalı çocuklar çağrılsın önce, Din , inanç,dil,millet ayrımları ayıplansın İnsanlık, saygı ve hoşgörüde birbiriyle yarışsın Sevgiyle başlasın sabah, çocuklar selâmla kucaklaşsın Bir daha dönülmesin asla geriye,savaşlar mazide kalsın. Gelsin hele gelsin de, bizlere sefa versin Otursun ebede dek, en kıymetli köşesinde Kalkmamacasına taht kursun gönüllerimizde barış, Ümidimiz, umudumuz,özlemimize o ortak Biliyorum ki tüm dünya, sevgiyle açar sana kucak Güneş gibi doğmalı barış şafakla, bize bu kâr! Değdiği yerlerde bak ;sevgi, saygı, bereket var Anadolu kucağından beşere bir mesaj bu İnsanlığın beklediği son durak bu Gelsin diye verelim şimdi her birimiz el ele Bir barış muştusu söylensin artık dillerde. Olmasın kuşun kanadında, olmasın masallarda barış, İstemiyoruz avuntuyu, gerçeklere bağladık sağduyuyu İnsin neredeyse çayıra, çimene; salınan iplerle gökyüzünde Uçurtmalarda yazsın, nakaratlarda geçsin neşeyle Umumiyetle sinsin insanlığın düşlerine, yüreğine barış. Önce kendimizle görelim bir ince hesap Mutluluğun, coşkunun, sevginin harcı barış, Arayalım kusurları önce hep kendimizde Uzlaşmanın türlü yolları var elbette İnsanla,doğayla; karıncayla ve de böcekle,… Ekilsin barış tohumları, ekilsin bu asırda Çocuklar büyüsün de sağlıkla, hasadı da yapılır nasılsa güzde Olsun artık asude bir hayat şu yeryüzünde Göçler, yıkımlar,acılar,…yaşanmasın dramlar Tertemiz siciliyle yazılsın tarih şimdi yeniden, Uyanalım birlikte asude bir hayata Uzanalım sonsuza, barış muştularıyla. Oğuzhan KÜLTE |
Kalemin ve kelamın susmasın...
_______________________________Saygı ve selamlar..