perestiş
.
çırılçıplak ruhlar geçiyor içimden ruhlarsa yasa dışı orgazmlarında vahşi ıslak ıslıklar duyuluyor soluğumun durduğu yerde yatıya gelmiş ölüm geçip gidiyor ki duyulmuyor ayak izleri bile dua çarkları ile antik ilahiler söyleniyor bilmediğim yerlerde yalnızım mı, hayır kalbimde bir mahşer telaşı defalarca beni öpen tanrılar ilk defa sevişmiş gibi bakan gözlerimde uçurum mutlak çift kutuplu kıvrımlarında diziliyor aklımın araf taşları şüphe şeytanlarının dişleri gıcırdıyor hürmeti aynadaki aksime düşüyor nedense öldürmeye diriliyor da durmadan kucaklıyorum kötülüğü bir ses ki daha önce duymadığım bir ses ki kopup geliyor gaipten Tanrı ile tekrar konuşmalısın tekrar konuşmalısın Tanrı ile hiçliğin gölgesi varlığın izsizliğinde O’nun için ben kimim kimim ben |