YALNIZIM SENSİZ
bir zaman labirentinde
el ele koşarken sessiz sedasız ıssız korkulara düştük ikimiz ne zaman yalnızlığı dile getirsek ölümüne sarılırdı yüreklerimiz neden şimdi ırayıp uzuyor mesafeler bizi birbirimizden uzaklaştırıp ne zaman durulsa zaman titrer hasretle haykırışlarımız serçelerin gözünde ışıldarken yarınlar bir düş bulutu sarar geceyi siyah dumanları tarayarak sana dair eski şehirlerimin yıkık damlarına tüner kırık kanatlı göçmen kuşlar cumbalarda feverandı kahkahalar eskiden arnavut kaldırımlarda kemancı kız nihavent şarkılar çalar şimdi nerde kaldı bozacılar eski kır bahçelerinde isim kazıyan aşıklar yolda ,koşar adımlarla gazete satan çocuklar şimdi ise buharlaşıp kayboldu geçmiş zaman sokağın köşelerinde bayılan şarapçılar evsiz çocuklar yurtsuz insanlar ve şimdi ben yalnızım sensiz onlar kadar HÜLYA ÇELİK |