TercümanBakma geriye Gözlerinin durağında uğultular ve Dahi yollar... Cümlelerle soyunmuş çoğalan kök Kapanan taşlara... Dilimin faslında Anlamaya çalışıyorum saatleri mesela Yıldızlardan biriyle konuşarak sana benzemeyi Gittiğimiz bu son yol Rıhtımında bekleyen tahta iskeleler Ağırbaşlı ve çapkın Sorsam kıyısındaki kurnaz suya Ağzında çok sesli aydınlık Yeşil ve mavi Bir uçtan bir uca sallanarak gelen başı Yüzümde tercüman Ki,soldaki yamaçta bekliyorum Omzuna toplanan deniz Benim galiba Benim suda balık Pencerende kuş Bakma geriye Uzak bir şehir gibi kırık küreklere Sevgilim, Seninle beraber etine dokunalım Acının ve mutluluğun Ellerindeki kalem edebi ağaç dikerken Toprak teninin kokusuna gebe Baharlar doğur gövdeme Bu son doğumun güneşin suretinde Çok yorgunum Deli çığlıklar avaz avaz Cehennem çıkmazı bu şehir Sıcak olan odam Avuçlarındaki gül kokulu çocuklara çağır beni Seni onlar gibi seviyorum Seni damarımdan kalbine akan Nabzım gibi... Söylemek istediğim en güzel söz Mavi kumaş üzerinde yaşamak olduğum Oku... |