ŞAŞKIN ABDALDüşeceğim kuyunun yolunu kaybetmişim Kayboluyorum bu yüzden Takıldığım her tümsekte Anlamadım ben ne biçim abdalım! Taş atıp düşürülmüş incir gibiyim Yaralandığım yerden Sızıyor balım. Sancısını yâr bildim susmalarımın En diri cümlelerimin Kırıldı kolu kanadı Bal tadı gelince damağımdaki zehirden Gidesin gelir şehirden Cahilim dünyanın rengine ben de kandım Evvele mahirim ahire şaşkın Sabrım paslı değirmen her aşk gönlüme zahmet Ben üzüm ezildim Sen şarap süzülürken Ey Muharrem Oğlu Neşet Biraz insaf et! Kalbim yine benden önce düşmüş yollara Sazına tel germiş beni Sızımın şaşkınıyım. Barış Çelimli |