Çatısı damlayan rutubetli bir gecekondudur gökyüzü. Bembeyazçocuklar, düşümün arka bahçesinde. Afrika gibi simsiyah tırnaklarım. Acıya mukavemet göst/eriyor beyin hücrelerim. Aramı bozuyorum dünyayla, Sana bakan pencerem gayb(a)çılıyor. Aydınlığımı tasdik ediyor Diyojen. Ben kaçıp sana, Sen koşup kitaba sığınıyorsun. Beni sana getiren bir bağlacı, bütün bağlamından koparıp Şehrin en uzak yerine sürüyorsun. Ve artık pasaport icat edilmiştir. Çitle çevrilir gözlerin İçime nam salar seni sevmek Kabz edilir kalbim, kalbince. İçimde biraz annem, Biraz sen Biraz papatya… Şimdi kızgın bir imparator gibi çökecek gece. Bir zürafanın boynu kadar uzayacak kelimelerle vuracak sırtıma, Belki yenileceğim Belki esir düşeceğim, Ben yine Freud’a küfür edeceğim. Bin çeşit ölüm gelirken aklıma. İçinde dünya İçinde ucu bucağı olmayan bir çığlık İçinde gidişin olan bir trene biniyorum Tam kapının garında duruyorum. Varlığını, ellerini tutarken kanıtladı ellerim. Sonra gökyüzüne kuşlar çizdi.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
BİR ATLASTA SEN şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR ATLASTA SEN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.