Çözülmeler...“Yaşadığı ülke kadardır insan” bildiği kadardır sınırları coğrafyası terli yatağı arsız dili küs lisanı karma söz bozgun dizesi yamalı su damlası öptüğü yerde kalır anı. yaşadığı şehrin kimliği üstüne oturan elbise ruhuna ilişen devinimler anlardan geliyor yıllar kayıplarını arayan şehir köşe başı lambaları gösterir sokaklar bulur süpür dökülenleri yalnızlık oturan omuzlarda pencere sabahlar balkonlar kendini bekler merdivenler soluk soluğa rüzgar değdiğinde yüreğe uzar geceler… askıya takılı düştü dolaplar çocuklukta saklanan korku öğle uykularında unutulur sinip en kuytu duvarlara diz çöker çaresiz rüyası umut sek sek oynayan ruhlar körebenin seçtiği aşk yakar topta vurulan hüzün saklambacın aranan ebesi hayat hangi oyun yutkunamıyor heves kaskatı kesilmiş gökyüzü gri sancı yanakları avuç avuç yağmur… öpme yüzümüzü hüzün/ güz düşecekse dudaklarından kıvrılıp hücrelerinde oynaşacaksa masumluk yaşadığın kadardır her şey ülke, şehir, aşka dair ne varsa bildiğin kadardır her oyun kırgın nefeslerimizde sorgu giydiğin renk kadarsın doğru mu? hadi, yıka ellerini dünden yarından sular, şiirler gibidir aktıkça çoğalırlar acıdır artık sular… Neslihan Yazıcılar Fotoğraf Tuna Yavuz |
çocuklukta saklanan korku
öğle uykularında unutulur
sinip en kuytu duvarlara
diz çöker çaresiz rüyası umut
sek sek oynayan ruhlar
körebenin seçtiği aşk
yakar topta vurulan hüzün
saklambacın aranan ebesi
hayat hangi oyun
yutkunamıyor heves
kaskatı kesilmiş gökyüzü gri sancı
yanakları avuç avuç yağmur…
Muhteşem, okunası, düşündüren,hüzünlendiren bir ŞİİR 'di.
Sevgilerimle