Tırtar / İlkaşk - Leylo serseliklerimiz, atasızlıklarımız , haylazlıklarımız filen… galmadı gari canııım hemi deee nassı valla anam olmaycak bişiy bile istesin derakab ! “hu işi höyle edersem, evdekinner sevinir” deye aklıma bişiy gelse, anında! esgisi gibi, böyükleri gızdırıp tüngüldetcek sinirlendirecek güplere bindircek, evdeki asabiyet gatayısını yünseldecek bi durum asla! ve kat’a valla bi hanımevladı oldum evde mübala(ğa) deği(l) o olur-olmaza sinirlenen, köpeğe oş, tavığa kiş deyen ayağıma bastı deye bücüğü mızıldadı deye çocuğu çitme attı deye beygiri dengi davşımadı deye eşşeği topal eşşek sudan gelinşeye gadak döğen hiş bi mahlıka “Allah yaratdı” demeyen ben bi(r) nevi peygamber sıpası oldum vesselam o her şeye zıt geden çoluk-çocuğa het-hüt deyen söğüp-sayıp, silip-süpüren ben garıncayı incidirin deye yere basmaya gorkar oldum elhasılı kelam; melaike gibi bişiy oldum canım o esginki kert-kortluğum filen galmadı görseniz inanmazsınız valla sevda böyle bişiy işdecik ilazım değiliken çalıdan diken goparsam vizdanım ıratsız oluyoru kendi kendime “neye” deyon gece gözlerime uyku haram oluyoru ta öyle! emme bazı-bazı da canım sıkıldığında Özlemin hayalının gülüvürüşü bana yetiyo bazan da ürüyamda da ossa; “seni mi bekleycen,” “kim isderse ona varın” “ben köye gelin olman” ya(hu)t da “anam bili” falan deyiviriyo ya işde o zaman? o zaman bu iş yatar deye valla deliriyon sankı hayalı “bobam bili” dese bobası köye verceğmiş ğibi anasından gorkuyodum işin aslı fellik fellik gaçıyodum ondan oyusa oldu-bitdi, ğeldi-geşdi anasıynan ne garşı garşıya ğeldik ne yüzünü ğördüm ne sıfatını bilirin ne simam tadıdık garıya emme o zamannar çok güna(hı)nı aldım cellat sanıyodum garıyı zebani gibi geliyo(r)du bana Özlem olmayan herkeşi anası sandım ben ağşama gadak Özlem’i sayıklayon ya gece boyu da Özlem hayalımdan düşümden gedmeyo gatliken bi de anası olmadık zaman garşıma çıkıyo aramıza ğiriyo gan ter içinde uyanıyon uruhum sıkışmış yasdık yorgan cımcılık.. nere ğedersem gedeyin nerden geli(r)sem geleyin gözlerim Özlemin oluvucağı yerlerde bi kölge geçivise yaprak gımıldayvısa, irkiliyon solu(ğu)m daşıyo her gördüğümü o sanıyon oyusa kim benzeye bili(r)ki ona.. Allahın en gözel nimeti her şeyden gözel harşeyden datlı gıymatlı gıymatlıııımmm… bilseniz içimde ne delilikler esiyo aklıma ne çılgınnıklar geliyo mütamadiyen Özlemi düşünüyon ya sahat kaç olusa ossun çıkıp varmak alıp-ğaşmak ya da heş değilise camda da olsa kölgesini de olsa ğörmek namına gecenin geç yarısında aklıma neler geliyo neler sahat kaş deye düşünmeden gecenin leylisi olmuş yes ediyon.. ver elini Ortamalle zabahın seheliymiş ayazın eseriymiş fark etmeden.. hani olur da dama çıkmış camdan bakmış olursa görme ehtimali varımış yoğumuş hesap etmeden ayaklarım beni eletmiş o yanna! len ben Özlemi ıcıcık son bi tefa ğörmeğ uçu nerelerde zabahlayon eyi de “esgercilik”de nasıl ta(ham)mil edecen aman canım onu da o zaman düşünürüz benimki de keyfe keder sanki her şeyi halletdik de anasını sattımın emme hinci ğetmeli dayısığilin evlerinin öğünden geşmeli garşılardakı çelenlere sinmeli köpekler havlamış dayısığil dışarı fırlamış umrumda mı yerden bi çiğil almalı cama atmalı ya özlem o odada yatmayosa ya dayısı çıkarsa “-ulen çocuk senin zavırına” demeye gakarsa bi gocaman daş da sol elime n’olur-nolmaz, olmaz olmaz olur ya iki kişi çıkarsa bi birine, bi ötekine ya da dabana guvvet gaçacan aklıma neler geliyo neler yüre(ği)mde bi gümbürtü va! va! ben nezman geldim buruya çiğili nerden nezman çiğili tam atacan “-boş ver” deyon kendime “-boş ver” Özlem bilse düşlerimi valla hakır hakır güler ben de gülüyon anasına satayın yanıma ğadar geliyo goca-ğoca köpekler benden yana dizgirdiyollar hırlayollar onarı görünşe barabar ben de sıkışmışıyın, fark etdim emme nası(l) edecen zati orda olcak şey deği(l) ıçcık höyle sivişebilsem orada cımıcık debelenivisem hepiciği her yerden -üst ayağa gakacak - ne var, noluyo deye etiraf gonşular dam başına çıksalar, etirafdakı evlerden desdiliklere üşüşseler, “bu adamın bu sahatda işi ne burada” “len sen ne .ok yeyon” deseler hırsız dutsalar ele-ğüne irezil olacaz valla, dile düşmek işden bile deği(l) ya da bu kel döyüs, dün yalaklandığını unudup da “etişin gonşular bu itoluit hırsızlığa geldi” der mi? der elin ağzı kesen de büze mi bilecen ……… hayalarımı bile sıkıyon eğişiyon filen emme narasın ganereler açcık aralaşdılar da ordan dabannarı yağladığım gibi yampiri-yumpiri Özlemin görce(ği) yerleri aşıtladırına-aşıtlatmaz bi guytu da ıra(ha)tlayıvıdım nassı(l) ıratladım ulen az da (ha) sırra gadem basamacağımışıyın ele ezzatını o hale gelene ğadak nerdeydim nettim dünnede deği(l)miydim acabına töbeler töbossun az daha altıma goyvurayazcamışışıyın… i(n)san havas olunca sırf zevdasını düşünürkene unuduyo dünneyi de kendini de bu ğadar da olu(r) mu emme oluyo işde.. normel i(n)san hali deği Allah var hinci insan melaikeleşiyo valla emme meleklerde sıkışıyo mu acaba işde asıl deva burada o ğadak da fark oluvusun canım sağolsun … hele bi de köpekler sıkışdırsa file etseydiler ……… o değilden ben gene çal(ı)lığın yolunu dutdum Garadayının camlara kilitlendim bireşden gene davetsiz musafirler de yenitten çallığın ora ğeldiler yalbastılardan ikisi de çatışmış biri de(y)zemgilin gancık köpek ötekide Al(i)day(ı)ların kör güdük Şeytan Alinin sürü köpe(ği) Başarannarın Almalıkdan iki ğutu burçak gırmasına peydahlamış ya ülen ikisinin arasına bi sırık endirecen emme nüsubet kirt bişiyidin depesine vurup öldüresin çoluk-çocu(ğu) yoldan geçirmez Deli Ğelin sahannıkdan file “oşt” dese bana mı deyon demez aldırdığım file yok nineyeyin guduruk , sinece filen olularımış aklıma geliyosa namerdin ganarelerin peşleri sıra gıçıgırıg biri onara etişmeye çalışıyo gıçını sürüye sürüye gene de guyruğu dim-dik neyeyse gülesime ğediyo Alla(hı)n yarattığı mafluk umurumda deği emme bi(r) hırlamaya havlamaya gakmasınnar da bana ne.. gözüm Özlemin geşçe(ği) yerlerde “ülen de(y)zo(ğ)lu vala billa haklı” deyon “enikleri daşlayalak öldürüyo” deye ardından dezeoğlunu gayarlardım bi de içimden olsa nee; ha gerşi dışımdan olsa ne haklılar.. haklılar töbossun her sene her sene altışardan bi köpeg alsan üş seneye varmaz köpeg sürün olu(r) depit mi yeter len demek ki(y)ne, çoğ olan şeyin gıymatı olmayo hani anası gızını çırak çıkarıkana “her gün yenen soğan olma ayda yılda gelen bayram ol” derimiş ya aklıma neler neler geliyo yau film gibi “her şeyin azı garar çoğu zarar” deler ya her şey ille direm direm emme köpeg yerine goyunnarı altışar guzlatmanın imkanı olsa; ……. emmee ya onnar da ısdırısaaa Nasırattın Hocanın dediği gibi öyle üreseler gır-bayır mı yeter len ya gışın.. gırmayı samanı nerden bulacan sen bulamazsan onar da canavar olur etirafa saldırır valla o hesap; epap Alla(hı)n işine bek garışmaya bakma bili(r) bili(r) işler vallahi …….. aman, neyise, bana ne de valla Alla(hı)n işine garışmaya ğelmez vardır bi bildiği, senin ne üsdüme farz o O’nun işi .. güçcüğükenden belli köpekden bek gorkarın bi tefasında dibek döğmeye ğetdiğimizde Akmemetlerin goca köpeg ölşmek gibi olmasın ta huramdan, höyle valla dübürümün yan(ın)dan daladıydı da hemen teze deri sardıydılarıdı yara tam da eyi oluyo derken bi helaya gedeyin de bi “ıkınıvırayın” dedimmiydi haydi gülüüüm … yandı keten halva öyle-böyle dert deği valla Allah gan düşmanıma vermesin gıçımın üsdüne oturamayodum olur da yara ganadıysa, fehmetmediysem ya da ponturun dışına filen geşdiyse deye gayfada-pacada el yanında, iskambil oynarkana bile açcıcık gıynaşamayodum, durduk yerde irezil olurun deye ödüm sıdıyodu valla dedim ya ganlı-kinli düşmanımısı da Allah gul başına vermesin öyle bi(r) dert dübüründen köpeğ ısdırması .. el hasıl kelam o zamanın behrinde epili bi gan telef etdik de! Allah sizi inandırsın ha deyinşe kendime gelemediydim.. güçcüklüğümde zırtıl bişiyidim gıçımda don durmazıdı göbeğimden de! anam ponturuma asgı dikividiyidi o mubarek de ıccık dar mıyıdı bilemecen ya iliği gopardı ya deliği yırtılıdı olmadı asgısı sökülü(r)dü birinden biri kesin kopuğ oludu ulamağ uçu yerine dikdikçene gısalırdı haralda ben böyüdükçene gasılırdı ben dinelsem de yörüsem gollarım gartal kanadı ğibi yana açılır garnım içerde gambır gibi eğilelek süscek gibi gederdim yolda-belde yampir-yumpir de! o gan telefinden sonura eselmedik getdi hinci nerdeee! eridim ğetdim havaslıkdan! de! deyceğin hâlâ aklım depemden çıkar bi köpek havlayvısa emme o ğün erkekliğe su sıçratmadık işde cühela cüretimidir garazevdadan mıdır, nedir belki de mükellef gişi oldum da ondan valla kendim bile şaşıyon işdee ne hekmetise aşk başa ğirdimi akıl gezmeye gederimiş yalan deği(l) valla-billa garazevda öyle bişiy işde biz de sevdik Alla(hı)ma bin şükür. nimet sevebilecen biri sevilmek deği(l) almak alamamak hiş deği(l) söz temsili Mejnun aldı mı ı ıhh.. Ferat gavışdı mı ya ah Yusuf’unan Züleyanın durumunu bilmeyon kaşlar tefa dinnedim biri guyunun dibinde köle öteki furavının garısı sevgili oldular mı olmadılar mı annamadım Siz? DİPNOT atasız : ata terbiyesinden mahrum, babasız çocukların sorumsuzlukları, derekap: hemen, derhal, çabucak, çarçabuk, ivedilikle, acilen kat’a: katiyetle zıt: ters, uyumsuz çiğil: kumdan iri, çakıldan küçük taş dizgirtmek: fışkırtmak, siğmek, işemek cımıcık: çok az, azıcık üst ayağa kalkmak: birinin bütün gücüyle karşı koyması, diklenmesi ağzına geleni söylemesi, birine topyekün taarruz ya da hepsinin birlikte harekete geçmesi, diğer bütün konuların bir tarafa itilerek belli bir konuda yoğun harekete geçilmesi eğişmek: belli belirsiz hareket etmek, kıvrılmak, bekleyerek hareket etmek, zaman geçirmeye çalışmak, aşıtlatmak: köşeyi döner dönmez, kuytuya varınca, geçidi geçince çatışma: köpeklerin çiftleşmesi kancık: dişi güdük: kısa, kısa kuyruklu, kuyruksuz, kuyruğu kesik kirt: kavgaya hazır, inatçı, sırnaşık, şımarık,edepsiz ninemek/niynemek/neylemek/ne yapmak: bana ne, beni ilgilendirmez, ne yapabilirim ki guduruk / kuduruk : kudurmuş, kuduz olmuş sinece: aniden saldırıveren köpek, sinerek yaklaşan köpek gayar/kayar: küfür, sövmek kuzlatma: kuzulatma, yavrusunu alma ölşmek / ölçmek: aşağılayarak, ilenerek kıyaslamak karşılaştırmak, (uğursuzluk getirir diye kabul edilir) ölşmek gibi olmasın : hor gördüğümü düşünme Allah senin başına da vermesin. zırtıl: oldukça dolgun, etli-butlu sıfat: yüz, çehre, surat |
tebrik ve saygımla