Yeşil Suskunluğuyeşile sar bedenimi sevdiğim giderken benden gözleri mavilerinin akarken koynuna tanyelinin çocukluğumun kavak püskülünden düşleri küçük bir kızın umutlarından alırken bıçak suskunluğu yokluğunu usulca körfezin kan ağartısına bırak tek damla katre akmadan yağmurun sinesinden hasretine küserken dudakları bülbüllerin gençliğimi başı dibi düğümlü bir gömleğin kucağına lavanta kınası kokulu masumiyetimin kundağına sar sevdanı sayıklayan sevmelerimin yetim yanını karanfilleri yak giderayak gök kubbenin seherlere eğilen sancılarına ellerim kapanıp bir daha dileyemezken seni Yaradan’dan denizin karayelde salınan siyah saçlarından ak boynuna as künyemi anamın tarhana kokulu ellerinden kopsun kıyametine yaşımın gelincik çiçekleri gözlerimin yollarında kalan bakışlarına takılsın düşlerimden arda kalan papatyalar susarken ceninler doğmayan çığlıklarımı kefenimin dilkeşhaveran makamında ağlayan yeşillerine ah!Sevdiğim acılarımın üzerine sessizce ört beni! ’’Yarpuz sayı 29’’ |