büyük "p" ile konuşmalar - çay, sigara ve devamı -
sana da bir sigara sardım
gel otur... tütünüm iyi çayım demli muhabbetim iki kişilik eşini, dostunu ardında bırak çıkar bütün elbiselerini dünyayı koyver, dönsün... bırak insan soyunun uzayıp kısalan caddelerini biz bir duruşu bozmadan bekleyelim öyle ki, kediler hep kuşlara kuşlar, gölgeden ağaçlara bir gün yetişiriz nasılsa kardeşim, dostum... sevgilim! bütün gölgeleri ayıklanmış bir yaz mevsiminden geriye ne kalır? önüne koyduğum şu sehpa, bir tabaka iki sigara ve sapsarı bir hazirandan başka... kemiksiz gök güneşi boyumuzu ölçer birimizin bir kolu kısadır mutlaka koşup tastamam çocuklardan (sağı ve solu olan çocuklardan) bir kaç adım uzağa bir bayram ki durmadan çoğalır dağılır sokaklara ziyanı yok, bir gün yetişiriz nasılsa (yalnız seninle biz, yani şu yan yana duran halimiz tanışıyor muyuz bir yerlerden? kim bilir, eski bir ilkokul piyesinden belki de Havva ile Ademden bunları bir bir anlatacağım sana sahi hangi melekti o kimseler duymasın diye bu sırrı dokunuvermişti dudağımıza) arkadaş! bunları boşver bana bak, bana... bak buradayım, karşında... milyonlarca yıldızın arasında Şems ile Süha’nın tam ortasında demir cevherinde bu kötü yazgı sen de bu kör gözler olduktan sonra toprağı yarıp çıkan yüz karası alın lekesi... namussuz asır demirden düşmanlar yaratır barış... dişe ve düşe dokunmaz önce bunu iyi bir anlayalım sonra gel şöyle karşılıklı oturalım iki yabancı, bir yalancı yerine bütün günahların ıskalandığı ve telefon kulübelerinden evrene yayılan imkansız aşkların zamanı... iki dal sigaram hala var çayım hep demli muhabbetim tütün sarısı... gücüm yetmez kin tutmaya adam ayırmaya, ince hesaplar yapmaya zaten seninle biz biraz da aynı gibiyiz duruşumuzdan belli yorgun bıyıklı babaların ve şefkatli tombul annelerin oyuncaklı halı üstü çocuklarıyız bir kömür sobası üzere pazar sabahları yıkanır divanda uyuklarız ha gayret... şöyle bir silkelensek kırılır kabuklarımız |
Zaten giriş kısmını okuyunca, son noktama kadar okumalısın beni diye bağırıyor.
Sigaraya gelince, kendini ilk defa beğenmiştir sanırım:)
Çaya sözümüz yok:)
Her ne kadar kahveci olsam da...