Ebruli pembeaz senin griye çalan pembe hüznünden az benim mavi püsküllü, duman yeşili cüppede gizlenen hocanın gerçek gözlerinden aldım seherdi şaha kalkan beyaz yeleli atlarımızın rüzgârı vişne kırmızısını yaladı yüzümüzün maymun iştahlıydık sevdada daldan dala zıplardık masal anlattığımız dünkü çocuklar romantik dedi biraz erik çiçeğiydik bahçelerde bize küçük gelirdi ayaklarımız kanat sanırdık kollarımızı yüksek ağaçların üstünde gökyüzüyle oynardık belki değil evet, cüce çocuklardık yine de bilirdik elimizden geçerdi dualarımız çamur karılmadan yapılmaz heykel resmin tuvali boyayamaz kendini ve birileri oluştururdu yedi rengi bunu bilmezdi erik çiçeğini görmeyenler türkü çağırmayanlar elma ağacının tepesinde çocuk tırnakları yoktu onların görmezlerdi siyahın arasına gizlenen ebruli pembeyi.. 15. 06. 1986 yılında yazdığım sümüklü böceğin tükürükleri ve ufak şiirimden yararlandım.. 04. 12. 2015 -Nazik Gülünay |