üşüdüm yokluğundaüşüdüm yokluğunda sarındım şiirin eteklerini belime dilinde varoldum aşkın sözcükler sıcaklığını örttüler üzerime bir dize verdi mutluluğunu senin sevgi dolu bakışındaki çoğul yalnızlığı binalar pencereler insanlar tepemden baktılar ay yerine göz gözeyiz şimdi elimden tutan o insan dokusunu bende bulan her kıtada hayatın türlü durumları yanımdan geçip gidiyor bir tren bir yolcu bırakmadan sensizlik üşütüyor soğuk güneş değil ne de ekim rüzgarı yağmur serpintileri bir kadın eğilmiş pazar artıkları alıyor çöpten biri onu bekliyor geçip gidiyorum yanlarından anlıyorum yine kimse cebinde olmayan parayı değil de eline tutuşturulan üç beş lirayı görecek oy kapma zamanı neden bunları düşünüyorsun diye sorma sensiz yaşadıklarım bunlar kırıklıklar yalnızlıklar az önce yağmur yağdı diyorum birine az önce çok üşüdüm adını söylemedim senin o yağdı, o üşüttü demedim söyleyemedim gelmediğini bazen şiirin yetmediğini örtmeye sensizliğini o geniş ince ipek eteklerin yetersizliğini oysa nasıl sarılmıştım somut bir varlık gibi.. 02. 10. 2015 / Nazik Gülünay |
Kalemin susmasın
........................Saygılar