başka bakıyorumistediğin yönden bakıyorsun kayıp ellerin kentinden başka bakıyorum gözlerinin karasına yeşil mavi benekler ekleniyor bir parça umut olunca çıkınında sayısız yıldız göz kırpıyor sevgiyle bırakıp da gidemiyor sevdalın kırılsın varsın diyorsun su testin sevgi yolunda biliyorum nasıl yalnız bırakıldığını oturduğun oynak taşlarda duvar diplerinden gölgenin nasıl çekildiğini hangi oyunlar oynadığını çocukların azgın sulardan nasıl geçtiklerini kentlerin elinden nasıl kaydırılmak istendiğini örtbas edilerek insan kimliğin hangi kimlikler verilmek istendiğini bakışından yoksulluk dökülen ellerinin nasıl ezim ezim ezildiğini bilirim nasıl inanayım söyle masa başında senin üstünden şiir devşirenlere şiirin karnı aç üstü başı eski ordan burdan çalma sözcükler anlatamaz seni nasıl kara gözlerin mürdüm eriği karası mavi ışıltılar orada sorar karnındaki bebeğin geleceğini -sahi kimin için ölüyorsunuz bu bebek umudu alabora olmuş bir dünyada doğmak istemiyor önce bir güzel temizleyin üstü başı kirli gözünü kan bürümüş dünyanızı görün erkek adamlar kadın bakışlarımızdaki ışığı lâciverte boyanmasın yıldızlı gecemiz duvar dibine gölgemizi verin kopuk kollarımızı ekleyin yerine böyle yaşanmıyor 25. 08. 2015 / Nazik Gülünay |
nasıl kara gözlerin
mürdüm eriği karası
mavi ışıltılar orada
sorar karnındaki bebeğin geleceğini
-sahi kimin için ölüyorsunuz
bu bebek umudu alabora olmuş bir dünyada
doğmak istemiyor
önce bir güzel temizleyin
üstü başı kirli
gözünü kan bürümüş dünyanızı.
Mutlaka aynen böyle söylerdi konuşabilseydi doğmadan çocuk duyarlı zarif yüreğine sağlık sevgili arkadaşım seviyoruum yüreğini kalemini başarıların daim olsun sevgimle.