GÜNEŞİN GÖLGELERİ 7
7. Bölüm
................ Yalnız ardıc susmuştu artık ve dallarının savruluşların da durgun Duyguların çıldırmış kadar serserileştiğinin farkına varmıştı. İnsanlar hoyrat emellerinin peşine düşmüş Tazecik hayatların çırpınışlarına kan serpiyordu. Ne müthiş bir aptallık içindeler, bilseler keşke Neden Rabia ile Davud’un aşklarını anlatmak varken Bir yudum menfaat için barutla yıkarlar insanları. Siz ey insancıklar, bir karınca kadar değersiz zavallılar. Ezik bir bedendi insanlar Saçmalıklar haddini aşmış Gözler alev saçıyordu yalnız ardıcın gövdesine Bir insan ömrünü neye vermeliydi? Ömür dediğin harcanıp gitmiyor mu? Bu öfkenin sebebini anlamak bile anlamsızdı artık. Davut ile Rabia aşklarının karşısında, Hangi aydınlık karanlığa boyun eğebilirdi. Geri çekil ey insan, onlar efsunlu birer kök! Onlar güneşin gölgeleri! Sen bir gölgeye dokunamazsın. Güneş doğar doğmaz, muktedir aşıkları diriltirken Battığında karanlık onları gizler. Hangi ışık gökleri aydınlatabilir? Hangi ışık gündüzleri karanlığa boğabilir? Onlar güneşin en büyük aydınlık olduğunun farkındalardı. Hayalleri bile sizin siyaset anlayışınızı deler geçer ahmaklar. Sizin kuramayacağınız kadar masumdu onların hayalleri. Gövdesi ve dalları mor bir kiraz ağacı düşündüler. Yaprakları kırmızı, meyveleri sarı, toprağı maviydi. Yanından bir derecik geçirdiler, suyun rengi beyazdı. Birden Davut gök yüzüne baktı Sanırım gök yüzünü yeşile boyadı hayallerinde Rabia altta kalmadı, güneşi pembeye büründürdü. Sonra ikisi de kahkaha atarak " gölgelerimiz yine siyah" dediler 7. Bölüm sonu Ferit Ali Karasu . |
Güneşin gölgelerinin dinmesi dileğiyle.
Ardıç Kuşunun sesini Beğendim.
Kutlarım sevgi yapraklı şiirinizi...
.............................. Saygı ve selamlar...