ellerini göremediğimden sinir yaptım o kadar da diktirmiştim yeniden pantolonumun ağını üvey evlat muamelesi görüyor kendileri cebinde beş kuruş da para olmaz yağmur çamur dinlemez dışarıda sürter belki bir iş verir birisi sen de buna dahil mahlaslar bırakıyorsun ya neme lazım bir martı gibi dudaklarını büktüğünü kimseye de söylemem sonra fabl konağında sinek kanatlarına saçlarını sürdüğün gece kim bilir ellerin karınca antenlerine benziyordur batmadan güneş soğuk bir su içirir alınyazınbağlıdıroderinçukurlarıniçinde
omzuna inanalım, siz beni maki geçmişinizden buzul çağlarda evrimsiz bir canlı olarak bilirsiniz komşularımız güzel asya kızlarıdır topuklarına kadar kanını akıtan bakir kızlar enjeksiyonun öldürdüğü ve vitamine bağlı canlı intihar vakaları görülebilir aşkın canlı demonstrasyonunun sonuna gelindiğinde şişe çevirip üzerine vidalanan kapakların limonla alakası yoktur keserken acı verdiği gibi her kılın keserken günahlardan arınmaya inanırsa insan mutlu olabilir altına doğru koltuğun bir gözyaşı birikmez kimyasallar hariç
uyku verince, günahkar bir çığlık kalırsınız ne kadar da dik iki dikeniniz nefes alırken derinden zıplayıverecek gibi olur göğsünüzde ’la maman et la putain’ de geçen bir sosyal eylem figürüdür ya da bilmediğimiz politik bir söylem eski kitapların birinin arasında kalmıştır ayrıntı olarak ayırdığımız cevap mavi bir şalın da öyküsü vardır eylemsel olarak yetisi kalmışsa kollarınızla boğabilirsiniz sevgiye en uzak çiçeklerin ardından sıkıldığı bir gün koymuştur babanız adınızı mütevazı kalabilir ve örtünebilirsiniz birey olarak da tehlikesiz elleriniz kuru, sıradışıbirmaruzat
en güçlü unutuşlar gülmeye çalışıldığında bozar insanın yüzünü faça süzüğü gibidir siz erkek fatma kirpiklerinizde ısırgan otu çabası özgürleşebiliyorsunuz da ayrıca alnınız olarak bir arada nasıl da güçlü işçiler görememek demek ellerinizi oksitlenmek biraz biraz tan vaktine yakın batar horozun devşirme sesi bıyıklarınızdan asılı kalırım duygularınız dahil ıslak bir havluda kalmış kokunuz
ölmenin yetisi olsa giyotin ve diğerleri eksik kalır dokunulmaz kalbimizin ışığında ağıtlarımız da eskidi ağa dedikleri şube açar oldu her mahalleye tepsi de minare ayran bardak çayır viran örtüşüyor yemiş üzeri isyan her şeye, size, güzelliğe, aşka, cereyana, suya ve gitmelere zam gelebilmek de buna dahil
epey oldu daldırmayalı bir baygın yılanın ağzına sinek larvalarını gözlerim kanla dolduğunda sıvı bir ölü olmanın gururuna gazete örterler adamın kadınların da cenaze namazına iştigal ettikleri bağlaç şurası güçlü kadınlar ağlamazlar güçlü adamlar ölünce
kimi kere yatağın içinde geçmişiyle yavaşça kıvrılan bir ağıdın en uzun narası olur ilk sarılma puslu ormanlar geçilir yerini nehirler aldığında parmaklar sokulur sokumuna keşfin seks banal bir hayvan dürtüsüdür beklemeden geçilir artık tavus kuşları en uzun parmağın da gecelere çalındığı sarı bir tel konur hisli parmaklar çakmağa bilenir uzun uzun felsefe: içinekapandığındeliğinbirtürkonuşmadürtüsüdürartık
bir arada düşününce mecbur aynı kadınları taşır otobüsler ter kokar koltuklarının altı ıslak bir örtünme sürer horoz öter kuru topraklı bahçelerde ince bir mum gibi yanar ay tepede gece bulgur pilavının sözüdür okyanus çok uzaklarda anlatılan bir masal değildir gece uyuturken çocukları asyalı kızları anlatır babalar üstünde kırmızı bir iz dolanır elleri maden bitişinde işçilerin serbestlik mükafat verir ikramiye bağrına en kadın sevişleri bekle güneşin öptüğü ten mumlar sönmeye yakın geniş alında tek kale maça biter
ama elleriniz demiştim, kaldıramıyorum nasıl da ağırlar bir bilebilseniz
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
'stabil ateş ağrısı' şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
'stabil ateş ağrısı' şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Yüreğine
Emeğine
Sağlık
Saygılarımla...