Yüreğim İnsan Yanığı
Işık buğulanır
her nefes alışımda en uç noktada... kattığım senden bir şey kalmaz siyah gözler solar dalında yukarı baktığımızda görürüz cam parçalarını şeffaflık yanıltır tüm bildiklerimi ... Seviyordum bir çiçeği dalında koparamam.. Aşık biri gibiydi bir kumaş deseniydi aşk beyazı bulandıran aşk bir saksıda toprak gibiydi gömmekti pencerene bir avuç toprağı ve sığabileceğini sanmaktı dilediğin her tohumun... aşıktım kahverengisine uzanırdım baktırırdı aynanın kötülüklerine ... taşa çakılırsın ağrıyan bir taşa dönersin Tanışırken biz küçücük şehir kocaman olurdu değerdim kendime incitmeden silinirdi aynanın küfleri yeniden görürdüm.. göğün sesiyle uçardı kuşlar yaram kururdu evren yeniden kurulurdu şehrin sisi kaplar parmak uçlarımı... Gecikmiştir kalbim yanlış sevmiştir... Senin yüzün gider senin vaatlerin gider senin dudakların gider tuhaf birşeyler arıyorum acıklı birşeyler arıyorum, sayıklayan umutsuzluğun, kanayan dilini öperek. yaranın özündeki karanlığın dipsizliğini arıyorum... bozulan toprağın deli meyvelerini arıyorum kaygılı utancını arıyorum... bir taşa bağlayıp denize atmıştım çamur sürmüştüm temize uğulduyor sesi yüzü ay yüzü şimal... küçük bir siğile sığmıştı koca dünya patlatmak iz bırakır görmek utanç... sen geldin nostaljik bir resimden gecenin siyah damına konan beyaz bir güvercindin ... kendi kendime konuşuyorum yıldızlar sönüyor gece sis içinde halsiz bir türkü dudağımda acıyor... Sevmek bitmezki seni eksilmez çoktan kağıtsın sen beyaz kağıdım sen kalemim , anlattığım.... |