şehirler arası yolculuktu aşk kalan kilometre ya kavuşmak ya da uzun gelen son -üşenme düşün- o otobüs camından neler okur heyecan da durulmaz. durmadım ki…
-aşksızlıktan kurtarılırken yüreğimizden çekilir- yanlış yerden sızarken sızım dumanlı sözlerin isleriydi gözlerimde ışıl ışıl yalvarılsa da sindi akla doldu yerim doldu göğüm doldu göğsüm boyandım issiyah…
kaçmadan anadan babadan türkü türkü -sayısız yaşla- yaslandım ya yâr denilene kırıklığımın görüneniydi sanki korkusuz sanki pençeli sanki inançlı. (ey bir çift göz upuzun dil çıkar buraya )
ki akşam sabah ağlamadan çoğullara varken yokluğuna tâlimdeydim… çıktığımdı yokuş gidemediğim kendim can’ımsa yer altında yedi kök.
az müddet sonralarımda boş rolünde aşk anlatılan bir şiirin tavanına asılıp susturulurum -kaygısız ellerin parmaklarında- baş rolü çalmadan düşürülürüm bağlandığım yerden… yerime.
alt yazısı: başarısızdır. şiirdir çoktan geçmiştir şey…ler.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Önce Ağlar Sonra Ağlarız şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Önce Ağlar Sonra Ağlarız şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Neyse bu ısrara önümüzdeki günlerde kulağının dip köşesinde devam ederim..
Elbette ki bu ısrarın bir sebebi var.
Ablamsın diye değil, yazarken ben -okur- ağlamayı bilirsin diye..
Gerçi o beni süzen, tepeden tırnağa ilk kez görmüş gibi süzen hâlini şu an bile görür gibiyim, olsun .)
Yazmak ötesi, söylemek ne ki..
Bilmek "olmak" değildir. Kelime ile çalım atılmaz, hisse giydireceksin, yetmez..
Hissi, okurun yüreğine sereceksin.. Okur hissetmeli, yaşamış gibi, yanmış gibi..
Bu ilim irfan mektebinin hükümleri gereği bir beyan değildir, sıradan sâde her okurun "beklentisi" olarak bilinir.. Kalemce ne denli karşılanır bu elbet okurdan okura değişecektir, ancak yazılanın niteliğinde bir değişim söz konusu değildir.. Ve bu senin kaleminde çok âşikâr... Yoruyorlar, iki yaban kelâmı yerel okuyacağız deyi hakîkaten deyim yerindeyse deveye hendek atlatır olduk.. Yakışanı yazın, yazdığınızı yakıştırın.. Söylemler, ıramasın gönlümüzden. Bizden gelen bizden gayrı olmasın..
Neyse. O benim çalımlı gidişimden .)))
Gideyim..
Söylemediğim bir şey var galiba..
Gittiğinde çok üzülürüm, bunu sana söyleyemem belki ama çok üzüleceğimi bilmelisin..
"sağ olmaz yaralar var ciğerimde..
**
akşamdan yürürüm her sabaha, kıyılara haykırırım adını...
parmaklıklarındasın gönlümün çokca oturduğumuz o bankta.."
'Yazmak ötesi...' ile başlayan 'gayrı olmasın...' ile biten yere kadar dedim ki İşte bu kız tepeden tırnağa süzdüğüm her defasında... Bilen var bilen olmayabilir... Yok şeyden kaçıp hiç şeye yakalanmayı...
“Şiir karada yaşayan ve havada uçmak isteyen bir deniz hayvanının günlüğüdür.