30 - Kırk Yıl Sonra / Teslimgene bi(r) güz günü yolma-harman zamanı maabbetden dönüyoz gonşu bi(r) köyün, subaşlarından birinden.. herkeşler işinde gaydında ehliyaliynen biz de orda burada serserilik ediyoz.. beni sıkıntılarda gördümüydü Hasan Ağam hep dakılır, horata ederdi; “dakma gafana bilader evelallah seni kendi elleriminen başgöz edecen” deye len bana kim gız veri(r) Haçca de(y)zem Elifi verdiydi malim.. onu da şerefsizlik etdik yapdık bi(r) eşşeglik bi çuval inciri berbat etdik ..şdık-batırdık Üseyin Ağam da ona daş atıyoru “ben varıkana sana ilaf düşmez bizim o(ğ)lan” bizim çete Alışlıdüz’ü de do(ğ)ru ilerlerkene beygirler öyle kendi fetdatına sineklenelek ıngıl ıkış yörüyollar Hasan Ağam “-“len hora Depelilerin tarla de(ğil) mi” dedi “-hıı” dedim, “-yani honnar da, Depeliynen de(y)zen” “-hı hım mercimek yoluyollar” “-baya etişgin gızı” “-yoğ abey” dedim Allah var ya, bi döyüslük düşünüdür belki deye “-ne etişmesi abey o taha çocuk yau” dedim “-uzatma tamaaam” dedi “-benim sana sözüm mar” “-ha Haçça Dezeyin gızı, ha Aşa Dezeyin farkı var mı..” o sürdü atını onnara doru Üseyin Abey dövam etdi köye do(ğ)ru, ben gala-ğaldım.. “-peşimden geeel..” neyeyse Taşkesti den goruya daldık.. beygirleri ba(ğ)ladık.. yönümüz geri bekledik.. bireşden Amad Emmiynen onnar ordan öteyanna ıralaşdılar neyeyse.. .. neyeyse biz geri döndük, Aşa dezem gile taraf “-yau Üseyin Abey neye” “-sen annamaan” dedi.. “onun uçun “suuss” “a(ğ)zını aşma!” ne dersem onu yap”.. “-Aşa dezee Amad Emmigil nere ğetdi” “-Hasan Ağan gurbannıg guzu alcağmış daa Dereyurd’a sürüye getdiler” dedi.. Aşa dezem. “-anan neytdiyo ay! Musduuuk” “-eyiler, elini öperler ay de(y)ze” dedim. “-bi çok selem et gardaşım”.. Üseyin Abey; “-varısa bi suyunuzu içelim Aşa de(y)ze” dedi, atından endi, diz çöküp, ho yana döndü, sol eliynen takgasını dutalak tası gafasına dikdi, bana göz gırpdı.. “-ı ıhh ben işmecen” dedim.. o gene.. “-ı ıhh, sağ ol abey” dedim. gene şeytan şeytan göz gırptı gız ayağının üsdünde desdiyi devirelek tası doldurdu su tasını verikene barabar, Teslime’yi hop etti dee gucama ağdirividi atımın gıçına bi şaplak vurdu, “daaahhh” deye “sür barağidi” tas-mas şangır-mangır, desdi devrildi.. dezem çırpınır.. ilenir.. perişan “can gurtaran yok mu gonşulaarrr”, “etişin gonşular” … “etişin gonşular Teslimemi gaçırıyollar” “Allah bin türlü belanızı versin”.. “çoluğunuza, çocuğunuza doyaman işallaahh!” “Gara Musduğunan Çil Üseyiiiinnn, etişin gonşular” netçemi bilemedim yauu, Üseyin abey bi şaplak taha vurdu, beygir şaha galkalak dörtnala gakdı.. gopuduk.. gopudukk mezbur sürdük.. tabii o çocuk yüzündeki gorku! Gökdereden, Bulca’ya ne gucamdan atabildim.. ne bişiy deyebildim .. ne de hu an da oldu, eğerinem ki aklımda bişiycikler geldiyse namerd olayın Allah beni toprana gabil etmesin.. nasibimiş, “bu”nunan olduk getdik gayat meremetli, dıkgatli saygılıdır temiz, tertiplidir. ne asbap, ne sofra geş galmış değildir asla geldi geşdi taha bi ğünden bi ğüne bişiyi ikiletdiğini lafımın üsdüne laf ettiğini garşı geldiğini yönü geri zokurdandığını onunan bununan çekişdiğini eller gibi gov gıybet ettiğini dolay dolay gezdiğini çoluk çocu(ğu) erezil ettiğini pis dutduğunu döğdüğünü, ben terbiye ederkene zart-zor edip gayırdığını; ilaf getirip-götürdüğünü görmedim, duymadım en zıt gettiğim ifrit olduğum şeylere gayat dıkgat eder değilise, netçesini bilir görür ne deyelim emrine şükür. emme iş dee; hepiciği eyi hoş daa arada bi “Elif” deye sayıklayomuşuyun ya hu yaşıma geldim, dedim ya evde huzur dünek galmayo valla garadamakdır.. geldi-geşdi Elifin ne suçu var hala Haçca dezemgilinen de Elif’lerinen de bi(r) araya gelmedi ğetdi.. haa!.. O muu? bizim bu mukatdan sonura bobası yaşında birine verdiler oldu getdi de; onmadı getdi işin aslı onu da yakdım kendimi de el hasılı.. şükür. ne desen hinci bi faydası mı var emme oluyoru.. oldu bunnar. ARKASI YARIN Fotoğraf Zeki AKAKÇA |
hiç yoktan kendine hanım buldu lakin eski sevda unutulmuyor birde kötülükler...
bir insanın kaderi kötüyse sanki hayat hep o yöne sürüyor Elifin hayatı gibi...
kaleminiz daim olsun