Seherleri Özlüyorum Güneşsiz.Kim çaldı içinden seni, Nasıl isimsiz ve hakikatsiz kaldın.. Bir ömrün yarısı kadar tümlerken herşeyi, Nasıl nefessiz ve sensiz kaldın.. Çıngıraklı bilmem nelerin bir yerlerinde, İsimsiz susmalar taşırken haberli, Neden ben diyerek kadere..! Hırsız arsız mı oynuyorsun. -Paslandı güzelim bensiz çürümelerin, Bak her nefes, bir içeri, bir dışarı, Ölüyorsun. Enkazının altında bıraktığın tüm hayallerimi, İki gözüm binbir çeşme tüketirken vızır vızır, Öyle uzaktan baş eğip duruyorsun.. O sokaklar da biter endişen yersiz, Farkında değilsin, değilsin de... Bu yana pek hoş geliyorsun. ’’Bir kangren yara açıp gittim sanıyor Ne hoş seviniyorsun..’’ Oysa tüm avuntun gece karanlıkta gönlümün avlusu kadar Aşk kötü bakıyor bu aralar kumaşına. Farkında değilsin değilsin de Sökülüyorsun. Bir köşe seç kendine, Göz kapakların döverken beni miskin miskin, Uzakları yine göremiyeyim yakınından. Bir şehir kur kayıp olmasın buralar gibi, Çakıl taşlarından yollar, Bir ikindi vaktine tutsak umutların olsun... ’’Her gün aynı saatte seviyorum seni’’ Bir ila yirmi dört arasında.. Yirmi beş yaşımdan bir eksik.. Bir akşam esintisi ışıkların arasında Tenha değil hiçbir köşe, Üç genç kız görüyorum uzaktan.. Üşüyor musun..? Bir kırıntıda kıpırtı arar gibi, Bu şehir küçük de Resim büyük.. Göz kapakların döverken beni miskin miskin Yine görmüyorsun. Diz boyu hükümlere bulanan ruhum, Çekildiğinde serçe parmağımın boğumundan, En evvele bile kavuşurum. Seherleri özlüyorum güneşsiz.. ’’Her sabah bir şarkı çalıyor radyo da.. -Şarkı farklı da, Her sabah aynı’’ İsmail Yılmaz |
Tebrikler...