Tecritteyim
Özgürlüğün göçebe olduğu
Dört duvar bir masa arasında insanlığım
Yalnızlığım bir o yana bir bu yana yalpalar durur
Herkese el ayak çektirir de
Bir tek bana garezi gecelerin

Mekik dokur kalemim
Sütten ak kağıtlar arasında
Bir hasreti yazar
Bir de anılar asılı kalır buğulu kirpiklerimde

Uyumak
Unutmak
Avutmak isterim kendimi gölge oyunlarıyla
Zira yorgunum
Külçe gibi yığılıyor bedenim
Diken tarlası yatağa
Birazdan sızar
iflas eder gözlerim

Sen yoksan
Günü güneşi de istemem
Sersem beynim uğuldamalarda
Açmam odamın perdelerini
En ufak bir huzmede istemem
Rüyalardan uyandırmasın azgın pençeli kabuslar
Uykularda kalayım
Seni unutmak adına

Üzülüyorum
Saflığın kefareti kabul görmedi Tanrı katında
Hep masallarla avuttum yüreğimi
Ayan beyan
Kaç ihanetin kundaklanıp
Kaç geceye bölünüp gömüldüğüne şahit oldum

Şimdilerde
Nedenler birikti zulamda
Ayrık otu var maalesef aramızda
Maskesi düştü aşkın
Tadı kokusu kekremsi

Artık son hükmünü verdi kalbim
Doluya koyup taşırmak
Boşa koyup doldurmak istiyorum sana dair ne varsa
Ve güneşi görmek istiyorum kafesim karanlığı aralarsa .

Dilek USTA