TÜRKÜLERİN DİLİNİ KESTİLEREmeğine sağlık ne güzelde ayrıldık gitme eyleminde ilk harf hatasıydık her noktanın sonunda boyun büküp virgülle tamamladığım sözcükler gibi sessizliğim çiçeklerde mevsimine küskün bir ağıt yıllar önceydi belki de gitmemiştin iki şiir arasında sıkışıp kaldık gümüş bir kurşunla vurup kanayan yanımızdan önce türkülerin dilini kestiler sokak kan revan duaların iniltisiydi Tanrıya dönüşümüz polislerin nöbet tutmayı unuttuğu gecelerde tutuklandı duygularımız helal değildi ne annemizin acıyan sütü nede babamızın hakkı pencere önlerinde anladık bana gelişin gibi baharın geç geldiğini parmak sayımız kadar olmuştu aşkımız azat edilmiş bir rüyanın sarhoşluğu gibi bir de sen kokan geceler çeliyordu aklımı kanatlarını koparırken vurulduk gecenin döküldük ulu orta ne ayaklarımızı soğuğun ısırması ne dudaklarımızın morarması, tırnaklarından söküldük dut karası ellerimizin lime lime düştük ayak izlerimizin silikliğine o zamandan sevda belledik ölümü teselli etti biz beliklerinden sallandırdığımız gözyaşlarımız mutluluğu duvar diplerinde gömüp mahalle dedikodularının kazan kaynattığı günlerde yemin ettik seninle bir kez daha dönmeyeceğiz diye yazarken duvarlara karayı çalıp anlımızın ortasına Fişlendi ayrıldığımız çığlık çığlığa |
Çok güzel...
................................. Saygı ve selamlar..