Adem ile Havvaolağan yaptığımız işler küçük puntolarda kırıntı gazete sayfalarında hangi haber değeri taşır çay demlemek, ev süpürmek komşulara güne gitmeler yüzümüzde gül tenli bir gülümseme yok ırak bahçelerde güller yoluna papatyalar öreceğim ellerin de uzak ellerde gerçekten güldük mü diyen seslerimiz bile özgür değil yedi kat göğe çekilmiş İsa gibi yalnız tur dağında musa yok altın buzağıya tapınırlar yüzyıllardır büyümedi adem bastırıldı da havva neşterle neyi kanatırsınız derinde bir yerde yara siz der sen’i bırakıp bir türlü kurtulunmaz olağanlıktan nasıl isterdim şöyle yazsın gazetelerin baş sayfasında kadınlar kurtuldu bir vücut olarak görülmekten erkeklerin bakışları çevrildi göğüslerden beyne bakıyor direk dilekçeleri geri çevrilmiyor sevgi eylemcilerinin birlikte ateş yaktığımız dağ bakıyor kar kar karıncalanma başlıyor toprakta kımıldıyor kardelenler 01. 02. 2015 / Nazik Gülünay |
yüreğinize, kaleminize sağlık...