yüzün diyorum bir bir bir bir yüzün diyorum iyi bir gün başlıyor çoktan durmuş gibi bir şeyler orda saatler durmuş, sesler durmuş, savaşlar durmuş ne geç kalma telaşı işçi duraklarında kadınların ne bir köpek havlaması sokaklarda ne de ölü bir çocuk sokulmuş fotoğraflara uyanmayı beklemiş sanki bir dağ yüzyıl boyunca boynunla saçların arasında
yüzün bu âlemmiş de sanki davud sana gelmiş, musa sana, isa sana salmışsın kendini bir hamağa yatar gibi maviye de gökyüzü sanki senden esinlenmiş zebur senden, tevrat senden, incil senden binlerce renge doğru koşmuş yüzün bilinmez renklere, çizilmez renklere
yüzün adsız bir mevsimi kiralamış ne zemheriler gibi soğuk ne kavurgan yazlar gibi sıcak bir bulut kaçmış da göğünden sanki yüzüne konmuş yüzün, koca bir dünyayı ıslatacak ıslatacak ıslatacak
insan ölmek için yaratıldı korkuya inanma ateşe inanma, suya, havaya inanma aşk bile ölüyor aşka inanma bir ceket al üstüne bir geyiği düşle, bir ağacı hatırla insan düşmek için yaratıldı kuşlara da inanma sen sıkı sarıl kalbime dünya sandığın yer değil sandığın yer değil en güzel yerin en güzel yerinde değiliz biz bu şiirin
yüzün diyorum bir bir bir bir yüzün diyorum huysuz bir yağmur başlıyor olsun, ben böyle yağmurları da severim böyle yağmurlarda büyür insan fırıncılar en güzel ekmekleri çıkarır acısız bir selam verir silinmiş sloganlar içinden duvarlar duyulur en güzel vapurun sesi en güzel trene binilir ve gidilir bir cehennemden bir cehenneme ve adına yolculuk denilir zaten insan bir yolculuk değil midir
durdur içinde büyüyen hüsran ordusunu kışla bekçilerini, silah çatanları silahşörleri durdur ve bekle işgal edilmeli yüzün bir deniz kokusuyla çocuklar uçurtma uçurmalı taze çaylar demlenmeli kahvelerde yüzüne taptaze bir sabah gibi bakmalıyım
yüzün diyorum kayboluyorum bir kuş bir fili boğuyor sanki kayboluyorum yükünü boşaltıyor kızıl atlar kayboluyorum kim bulmuş ki zaten kendini kaybolduğu yerde kim anlamış insanı yüzün diyorum yüzünde memleket telaşı
binlerce yoldaşım öldürülmüş binlerce çiçek büyüyor ama hâlâ pıynar ağaçları, çınar gölgeleri büyüyor büyüyor kar bakışlı bir kadın susamış bir nehir yatağıyla gidiyorum ona ve yüzün diyorum bir bir bir bir bir yüzün diyorum... yüzüne bir geçiş bulmalıyım
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir Yüzün Diyorum şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Bir Yüzün Diyorum şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Ben bu şiirinizi keşfedeli yaklaşık bir sene oluyor.o gün bugündür sizin dizelerinizin ayakizlerini takip ediyorum.bu hayatta Birhan Keskin'le tanışmak için can atan bir insanım.bu şiirden sonra sizinle de bir gün bir şekilde tanışmak için can atıyorum.diğer şiirlerinizi de okudum bunu okuduktan sonra.hepsi apayrı bir dünyanın ufkuna bakmak gibi.kaleminize zeval gelmesin...varolun...
şiir nefesi güç şairlerin işidir..onlar hep yeninin peşinde koşarlar..Irmak Erişenden çok şiir okudum hepsinde ayrı bir hüzün var ama bana verdiği tat bambaşka..tşk
Yüz ne çok hâr sokaklarındaki hınca hınc yokluk varlık arasında kayboluştur değil mi Irmak ??? TAZE BİR BEBEĞİN YÜZÜNE DOKUNMAK KADAR DAHA BÜYÜK NE SAF OLABİLİR Kİ ??? Kirli yamalı dünya terazisinde kirli bedenlerde oynanan çocukluk oyunları bitti. Mahşer, Davut'un Musa'nın İsa'nın Nuh'un Efendimizin ruhlarında ağladığı an bitiş ayaklarına sürüngen tenleri iliştirdiğinde yok oluş o vakit.
Tek kelimeyle mükemmeldi...Sevgiliye duyulan sevginin harflere yansısı derin ve silinmez olarak dize dize okura kazınırken aynı yolda sosyal, kültürel, insansal sorunları da yürütmüş.Değerdi gerçekten. Anlatım, dil, uslup, şiirin öz sesi muhteşemdi.
Bu güzelliği sonradan sesi açarak tekrar okudum..
Hiç bir şey kaybetmedi.Seslendirmeyi yapan Eser Bey' i de tebrik ediyorum.Şiiri kendisi yazmış gibi öylesine samimi bir şekilde nefeslemiş ki. Genelde seslendirmeleri pek dinlemem ama bu şiirde gerçekten çok sevdim, Birden fazla kez dinledim. Var olsun emekleriniz.Selam ve saygılarımla.
aşkın eşiğine yüz sürmek hayatın hızlı çekimi gibiydi..
soyut ve somut tüm haller durumlar olaylar seçimler korkular sevinçler nasıl da ilmek ilmek işlenmiş tek bir fazlalık ya da eksiklik hissetmeden hem güldürüp hem hüzünlendiren tadı nasıl da farklı
Hayranlık duymak hissi buymuş demek.. şiir de ses de kalbe değiyor..
Son zamanlarda okuduklarım içinde MUHTEŞEM diyebildiğim ilk eser..
uyanmayı beklemiş sanki bir dağ yüzyıl boyunca ... Demi şair bir uyansa dağ ne der bize, şiir mi hoyrat mı bozlak mı... Üreğen sağ olsun, kalemin şen, hüzün zaten gırla...