Saçlarımda Yokuş Rüzgarı
eski...güneşli...
sancısız bir kaldırım anı yok saçlarımda yokuş rüzgarı kokusu pazar korkularıyla yaşlandık her dem durduk durduk akşama doğruları özledik en çok renksiz bir göğü yakıştıramadık hiçbir kabusa bile... kitaplarla yorgun bir ütopyadan geldim geldim dizlerinin temmuzlu ağacına ot çıtırtıları dinledik beraber mütevazi dağlarına yasladık sesimizi yarı uykulu sabahımızın toprağın çiy kokusundan ümidimizi kesmedik ölümden beraber ve aynı anda korktuk ayrıldık nedense... kaybedilmiş sokaklarda ellerine sarıldığım ilk ışıklar şımarmadan fırınlardan umutlandığım adımlarımı tanrı bile saymayı bırakınca soluğuna akşamdan ömürler yatırdığım bütün yolculuklara cesur bir çocuklukla sevdim gidişini... kış gelmedi daha... sen gelmedin... kimin için öleyim... kağan işçen... |