Vapur Seferlerinde Analiz Seansı 1
Bir ufak ekmek işcisiyim şimdilerde,
Çıkardığım her ekmekte elleri üşüyen. Bir cigara yanıyor dudaklarımda, Dilime yapışıyor her nefeste nikotinli sözler. Bir yudum su hatrım kalıyor teninde, İçsem içim üşüyecek, içmesem sadece yüreğim. Ölümbaz öpüşler bırakıyorum yalnızlığıma, Hayallerimin gülünü solduruyor. Yalnızlar ormanının gece bekçisiyim, Düş satıcısı hecelerimle ayakta kalan. Depremler bırakıyor doğa ayaklarımın altına, Koştukça kayıyor yer yüzü ayaklarımdan. Boynu bükülen bir kar tanesi düşüyor yüzüme, Göz yaşımda donuyor tüm yağmurlar. Tenimde kavrulan bir acı hissediyorum, Sevmelerin sevişmelere terk edildiği. Sis çöküyor ormanın derinliklerine, Alnımda isi kalıyor izlerinin. Gemiler geçiyor gönlümün denizlerinden, Balıkçılar oltalarını sallıyor tebessümle. Bir nehir yatağı yapışıyor ağaçlarıma, Dallarından topluyorum hüzünlerimi. Budakları batıyor büzüşmüşlüğüme. Bir aslan kemiriyor beynimi, Dehşet vahşetler hazırlıyorum hayata. Umut sesleniyor uzaklardan, Uzaklara bile uzağım oysa yokluğunda. Sevdiğim tüm canlılar ölüyor teker teker, Tadı tuzu kalmadı artık bu ormanın. Yansa tüm ağaçlarım benden habersiz, Haberlerde manşet olur bedenim. Boyum kadar asılır tüm duraklara yanıklar, Yankılanır ismim kalbimin kıyılarında. Rüzgar savurur hislerini yağmurlara, Tutamadığın her damla büyür göz bebeklerinde. Anlamı kalmaz bu doğanın, Güneş yükselmez umudun doruklarından, Bir adım kalır geriye. Adım adım unutulurum, Kimseler bilir yalnızca adımı. Anlamım kalırsa mertliğim namert olur, Kahpeliklerle dolar bulutlar. Oysa daha kirlenmemişti beyazlar, Çiçekler açacaktı daha baharda. Yazın koşturacaktı tüm masum kuşlar, Kışın üşüyecekti içinin mavilikleri. Çok erken oldu bu elveda, Ekmeğinin peşine düşen çocuk gibi. Gittiğim yer diye bir yer yok, Yer yüzünün yersizlikleriyle dolu tüm yeşiller, Sararmış yaprakların bile değeri yok burada. Sen sevgili en sarı sonbahardın, En beyaz kıştın içimde. Hele bir de yakan yazın vardı ki, Tüm baharlarımı ısıtan. Mevsimler burada küskün her şeye, Tüm doğa olaylarından habersiz. Meğer ne görkemli olaymışsın sen, Ne muhteşem mevsimler doğuruyormuşsun, Ne kasvetli büyütüyormuşsun da haberimiz çok sonra oluyormuş. Ah be kadın, ah u lan ah! Papatyalar bile kurudu topraklarımda. Tüm barış çocukları zafer naraları atıyor sokaklarda, Yalnız ölüler duyuyor çığlıkları. Öldüm u lan ölmekten, öldüm, Ne fatihalar okundu ardımdan, Yine de büyümedi çocukluğum... Alican Yıldırım / Vapur Seferlerinde Analiz Seansı 1 |