burası dünyagüzel gözlerinde herkesin bir yanardağ gibi yaşama arzusu keskin, sert yüz çizgilerinde okkalı bir sırat korkusu iki ayrı dünya burası hiç bitmeyecekmiş gibi olanı orası hiç bitmeyecek olanı oysa kemiklerimize kadar emanetiz kendimize bir dal sigara, bir fincan kahve ne derece bastırır efkarımızı eli yüzü kirli çocuğu temizlemez mi tertemiz imanı bu yaşam kavgası bu ölümlülükle zor sanki tapusu iç cebimizde bu yaşamanın kaptırmışız kendimizi nefis denen çobanın o hoş sedalı kavalına o nereye biz oraya boşa mı yüreğimizdeki iman nerede benliğimize işleyen islam bu yaşamak kavgası bu densizlikle zor bu dağlar bu ovalar bu kuş sesleri yok olmanın habercisi kurulu bir saatimiz var ömrümüzün üstünde titreyen vakit geldi mi ne açlık acısı ne akciğer sancısı tarifsiz öleceğiz hepimiz son sefer kalkacak duraktan son kez el üstünde tutulacağız ve ilk kez telafisi olmayacak hiçbir şeyin .. - Abdullah Cemek |