Su 139-Özlem Hanım Evladı
neyise de.. onu deyodum
o serseliklerimiz, atasızlıklarımız[1], haylazlıklarımız filen… galmadı gari canııım havas olalı beri hemi deee nassı valla söz temsili anam olmaycak bişiy bile istesin takikesine varmadan, derakab[2]! “hu işi höyle edersem, evdekinner sevinir” deye aklıma bişiy gelse, anında! bi hızmat mı olacak; seğidelek.. esginki ğibi, böyüklerimi gızdırıp tüngüldetcek sinirlendirecek, güplere bindircek, canından bezdirecek, evdeki asabiyet gatayısını yünseldecek bi durum ı ıhh.. gonu-gonşuynan ağız gavgası nize-mize asla! ve kat’a[3] olu(r) da o gadak olu(r) valla bi hanımevladı oldum evde mübala(ğa) deği o olur-olmaza sinirlenen, sinirlenmeğ uçu mahana gollayan köpeğe oş, tavığa kiş deyen ayağıma bastı deye bücüğü mızıldadı deye çocuğu çitme attı deye beygiri dengi davşımadı deye eşşeği topal eşşek sudan gelinşeye gadak döğen hiş bi mahlıka Allah yaratdı demeyen ben bi(r) nevi halis-mu(h)lis; “peygamber dölü” oldum çıkdım vesselam o her şeye zıt[4] geden çoluk-çocuğa het-hüt eden söğüp-sayıp, silip-süpüren ben garıncayı incidirin deye yere basmaya gorkar oldum elhasılı kelam; melaike gibi bişiy oldum canım o zertliğim, o kert-kortluğum filen galmadı görseniz inanmazsınız valla zevda çekmek öyle bişiy işdecik.. sanısın; çiçekli bi ğözlük dakınmışıyında dünna çiçek, güllük-gülüsdannık bana bazı-bazı canım sıkıldığında Özlemin hayalının gülüvürüşü bana yetiyo bazan da ürüyamda bile ossa; “-seni mi bekleycen,” “-kim isderse ona varın” “-ben köye gelin olman” ya(hu)t da “-anam bili” falan deyiviriyo ya o zaman bu iş yatar deye valla deliriyon sankı hayalı, ga(l)kıp-dutup da “-bobam bili” dese; her şey tamam bobası Özlemi köye verceğmiş ğibi emme ben anasından gorkuyodum gorkmak file deği(l) işin aslı fellik fellik gaçıyodum ondan oyusa oldu-bitdi, ğeldi-geşdi ne garşı garşıya ğeldik ne yüzünü ğördüm, ne sıfatını bilirin ne simam tadıdık garıca(ğı)za emme o zamannar çok güna(hı)nı aldım Özlem olmayan herkeşi tekerimin öğüne daş goyan anası sandım ben ağşama gadak Özlem’i sayıklayon ya gece boyu da Özlem hayalımdan düşümden getmeyo gatliken bi de anası olmadık zaman garşıma çıkıyo, aramıza ğiriyo gan ter içinde uyanıyon yasdık yorgan cımcılık gel de uyu uyuyabili(r)sen kelp olayın aklıma da hiş bi gözel bişi(y) gelmeyyo “uykum düne(ği)m gaçıyo” “zabahlar olmayyo” gardaş hele birinde Yılmaz Güney filimi ğibi tanıdık tanımakdık bütün deliğannılar, sevmediklerim, adam yerine gomadıklarım dezo(ğ)lu, dayolu, emmolu, halolu Allah ne verdiyse gaçırmışlar zevdalımı bir ikisine zipledim gamayı zevdam gannar içinde ben üsdüne gapaklanmışın, etmen-getmen deye yalvarıyon, nassı a(ğ)layon.. uyanınca bi(r) bakdım ürüya başlarsın oynamaya emme onarın hiş birini de hala sevemedim epap olamadım, içim almadı getdi.. nere ğedersem gedeyin nerden gelisem geleyin gözlerim Özlemin oluvucağı yellerde bi(r) kölge geçivise bi(r) yaprak gımıldayvısa, irkile-düşüyon solu(ğu)m daşıyo Özlem mi.. ı ıhh anasıdır yolda sokak da her gördüğümü o sanıyon.. Özleme kim.. kim benzeye bili(r) ki.. Allahın en gözel niyemeti O herkeşsen gözel her şeyden datlı gıymatlı gıymatlıııımmm canımmm.. DİPNOTLAR [1] atasız : ata terbiyesinden mahrum, babasız çocukların sorumsuzlukları, [2] derekap: hemen, derhal, çabucak, çarçabuk, ivedilikle, acilen [3] kat’a: katiyetle [4] zıt: ters, uyumsuz |
İnsanı nasıl değiştirdiğini yöresel şiveyle yazmışsınız.
Gerçekten çok başarılı bu şiir de,
tebrikler kardeş,
selâmlar..