Artçı SancılarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bildiklerim var bazen, göremediklerim
Bir de gördüklerim var, bilemeden En çok göremediklerime önem veriyorum Çünkü his görmekten fazlası
Biraz kolonya içsem
Dişlerime güzel gülümseyen kıyafetler diktirsem Dudaklarımı yapıştırsam Ağzımın içinde kelimeler sallansa salıncakta Konuşmak daha anlamlı olur En çok kırmızı sustuklarıyla meşhurdur dudaklarım Ağzımın penceresini açmak ferahlatmaz bazen Cereyana kapılır küçük dilim Kelimelerimin beli tutulur Düşemezler sonra duymayı uman kulaklarıma Biraz parfüm yutsam Pencereyi açıp tüm dünyayı temiz havayla doldursam Dondursam yüzümü Böyle güzel çünkü Her gün çatlamış seslerle karşılaşıyorum Bayatlamış dudaklar Ne dediğini bilmeyen ağızlar Suskunluk daha çok yakışır bu şehre Hele çamurluyken içi Berbattı sokaklar Gözlerini oymuşlardı gecenin Patlak bakıyordu Böyle bırakıp gidilmezdi Yoksa giderdim ağzımı kapatıp Bir daha soğuk almamak için yağmurdan dilenirdim Sıkıldım biraz da sıcak oldu Yağmur hep gecikir buralara Rüzgâr hep erken gelir randevusuna İç sesimi duyup, onunla muhabbet edebilecek kadar sıktılar beni Her şey fazlasıyla kötüydü Ben iyice gülümsüyordum Küçük ayrılıklarda büyük şiirler yazılıyordu Kimse güzel veda edemiyordu ya da bilmiyorlardı Ben iyi bilirdim ayrılığı Bedenin bedenden ayrılmasını Etinden et gitmesini Kesilmesini ellerinin Organının bir parçasını çöplüğe bağışlamayı Küçük geliyordu ayrılıklar Şiirle büyütüyordum Ağzım öyle çatlak ki Kelimelerin suyu sızıyor Ama dilim sünger gibi Adını bırakıyor Gerisi lüzumsuz Gerisi olmasa da olur aptallıklar gibi Her akşam geçerken o hanımeli kokan sokaktan Evlerin mutfaklarından gelen gürültüler Nasıl da özendiriyor beni yaşamaya Başrolde intihar göz kırpıyor Yastığımın altında, görüyorum. On Temmuz İki Bin On Dört 14 50 Nevin Akbulut Not: Şiirimi güne taşıyan değerli Seçki Kuruluna çok teşekkürlerimle, çok sevindim :) |
Kımızı ne olbilir?