ah yakışıklı istanbul
seni zat-ı şahane
yine bir başka bakıyor bu gece gözlerin kirpiklerin işveli bir kız gibi kıvrak dudağının kenarında öpülesi bir tebessüm ve semada raks eden yıldızlarla çıldırtan senfoninin sessiz çığlığı örtmüş üzerini nasıl da çekicisin sokak lambaları gözlerini yummaya hazır altında öpüşecek aşıklar için yaseminler fısıldaşıyor güne bakanlar uykuda bir senin sesin duyuluyor İstanbul davetkarca biliyorum umurunda değil umarsız adam dört bir yanın aşıklar mezarı gömdükçe çoğalıyor ölümüne meraklın kaç sevdalı düştü tuzağına bak işte uzanıyor yine büyülü ellerin nasıl bir mis kokudur bu yedi tepeden yayılıp içime hapsolan geçtim bütün aşklardan senden de geçecektim yemin olsun ama olmadı be İstanbul göçebe ruhum galata sokaklarında bir meyhanede şimdi ucuz rezil bir şarabın sarhoşuyum içimde rengi kaybolmuş resimlerin ağıtı duymazdan geliyorum bir başlarsam ağlamaya biliyorum sen bile susturamazsın beni İstanbul sen bile haydi bu gece yalnız benim ol çek üzerimize zindanın kapısını herkes bizi öldü bilsin ama biz tüm aşkların aşkına sevileşim |
Şiir sev, Şiir oku, Şiir yaz...
..................................... Saygı ve selamlar..