ArzuhalBir ölüyü kıskandıracak uykularım vardı benim hesapsız ve sorgusuz dut yaprağından tırtıllar gelirdi düşlerime bir kozadan çıkar gibi özgür uyanırdım Bir çocuğu kıskandıracak gülüşlerim vardı benim elma şekeri kokardı ağzım ve eminim görseydi bir kartal kanatlarımdaki ahengi kıskanırdı Bir zamanlar diye başlamazdım hiç bir söze noktalarıma çengel takmazdım ve lakin dediğimi duymazdı hiç kimse bilirdim lakin diye başlayan cümleler sadece şiirlerde delikanlıdır bahaneler ise muhayyer kürdi bir şarkıdır Bir kere aklının taşları oynamasın insanın bir kere kendinden sonra ki durakta bitmesin yolculuğu işte o zaman anlıyor herkesin ebem kuşağı kendi toprağının renginde açıyor Artık çok şey beklemiyorum kendimden zaten ilk defa kendimle hem fikir değilim Oysa düşünebilseydim belki hatırlardım ne ara menzilden çıktığımı ve bilirdim günün üstünde ona hükmeden bir de gecesi vardı Zaten hiç bir zaman eremedim sırrın sırrına ne zaman ilişsem bir dergahın eşiğine kulağımda hep o neşeli şarkı çaldı bu yüzden şimdi kime söylesem arzuhal’imi yok sayıyor Arzuhal’imi dile getiren sayın Ahmet Ormancı’ya sonsuz teşekkürlerimle... |