İsyanMerhamet az kullanılmış ikinci el pabuç bit pazarında tozlanmış rengi solmuş sonbaharla küflenip leş gibi kokacak bakılacak yerler gölgelerini alıp kaçmış firavunlar kol geziyor dört bir yanda Yunus’un kuyusu kurumuş serçeler susuyor geride kalmanın acısı benzemiyor başka hiç bir acıya ölemeyen annelerin gözyaşları denizden de tuzlu sahiller bir meleğin kokusuna bürünmüş yüzünü kuma gömmüş düşler küskün öldüm diye üzülme çocuk güzel bir hayat beklemiyordu seni inan bana doğan bin pişman güneş açtı diye aydınlanmıyor kurum kusan dünya hem yaşayıp da neyi özleyecektin hangi dün gününden güzel olacaktı bilmiyorsun tedavülden kalktı çocukluk bayramlar eski bir masal sokakta oynayıp terlemek yasak mevsimler bile asi ve hoyrat tenekeye vuran yağmurların şarkısı duyulmuyor kavga edip küsmek de yok artık meydanları terk etmiş yiğitler savaşlar hep kalleşçe kurşunlar renk körü kara yerine akı vuruyor öldüm diye üzülme çocuk senden çok daha önce öldü insanlık ben merhameti en son ekmek verdiğim köpeğin gözlerinde gördüm |
Severek okunan şiirin duygulu hallerinin güzelliği.
Beğendim…
....................................... Saygı ve Selamlar...