8
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1510
Okunma
Yağmur
Yağmur
Yağmur diyordu iklimsiz sipikerler…
.
.
.
Parçalı bulutlara kalıyordu üstümüzdeki şehirleri örtmek
İki ıslak satır, tek mısra uygun adım yürümek
Mazgalların sesi deli türkü
Köpüğündeki beyaz şarap
Bir de çiçek dökmüş meyvesindeki badem
De hadi şarkı söylemeden ıslan…
Bahara isyan etmeden
Terindeki bir mayıs ayında
Sana gelmek vardı ortasında bir ilkbaharın…
Birkaç çılgın kırlangıç az önce uçtu gölün göğsünden
Nedense çamurdan bakışlara saplanır bu yuvalar
Ya o keklikler niye el sürülmesini istemez yumurtasının üstüne el izlerini...
Bu yüzden damla olmak mı lazım
Yaza yaklaşırken tomurcuğun gölgesinde
Ya da bir şiirin aydınlığında ısınmak
Ankara kokulu dururken yağmur
Sana kafile dolusu sözleri söyleyemedim ki
Titrek kalmış kelimeler
Dudağım kurak bir coğrafyanın bir esiri
Sen gelsen dökülecek sözcüklerim…
Bir yanımda hayın zaman
Bir yanım da toprak kokulu fotoğrafların
Camlarımı kırmışken bakışlarım
De hadi gel
Ayaklarınla yağmur getir bozkırlı taraflarıma….
Ankara’ da ne güzel yağmur var
Geliyor musun yoksa sen yeniden
Hadi şimdi ıslanmanın tam zamanı
Ölüm düşmeden peşimize….
5.0
100% (8)